Adalet Bakanı Sadullah Ergin Reyhanlı'da

Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Hatay'ın Reyhanlı ilçesinde, dün geçirdiği trafik kazasında yaşamını yitiren MHP İl genel meclis üyesi Şıhça Şahan'ın ailesine taziye ziyaretinde bulundu. Babası Hüseyin Şahan ve çocuklarına başsağlığı…

  • 522
Adalet Bakanı Sadullah Ergin Reyhanlı'da
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Hatay’ın Reyhanlı ilçesinde, dün geçirdiği trafik kazasında yaşamını yitiren MHP İl genel meclis üyesi Şıhça Şahan’ın ailesine taziye ziyaretinde bulundu. Babası Hüseyin Şahan ve çocuklarına başsağlığı dileyen, okunan Kuran-ı Kerim’den sonra dua eden Ergin daha sonra 11 mayıs saldırısında tedavi gördüğü Adana ‘da hastanede 16 gün sonra yaşamını yitiren Mustafa Kuday’ın evine de gitti. Burada oğlu Şefik Kuday ve diğer yakınlarına başsağlığı dileyen Ergin, ilçe parti binasına geçti.

Basına kapalı partilileri ile toplantı yapan Ergin bu toplantı öncesinde yaptığı açıklamada; Reyhanlı’nın çok önemli bir süreçten geçtiğini ve çok elim olayların yaşandığını söyleyerek, çok canların yitirildiğini ve Reyhanlı’ya tekrar geçmiş olsun dileklerinde bulunduğunu belirtti. Türkiye’nin bulunduğu coğrafya itibari ile çok önemli bir konumda olduğunu söyleyen Ergin, “Bu coğrafyada gerek balkanlar , gerekse Kafkaslar olsun, gerek orta doğu, kuzey Afrika olsun bu bölge içerisinde en istikrarlı, en yüksek hızla gelişen huzurun en yüksek olduğu bir coğrafyadır. Ama görüyorsunuz bu huzura bu gelişmeye bölgede önemli bir potansiyel güç oluşturan Türkiye’nin bu ilerleyişine engel olma gayretleri var. Reyhanlı patlaması bunun bir sonucuydu, ama Reyhanlılıların sabır ve metanetle hadiselere yaklaşımı ile önemli bir süreçte tavır ortaya koydu. Bu metanetinizden, sağduyunuzdan, örnek yaklaşımınızdan dolayı teşekkür ediyorum Allah sizden razı olsun." dedi.

Reyhanlı patlaması ile sağlanmaya çalışılan ortam sağlanamadı, bu defa başka vesilelere tevessül ediliyor. Ama biz bu ülkede 76 milyonun huzuru için hakça, tüm özgürlüklerden istifade ederek hukuk çerçevesinde ve barış içerisinde yaşama iklimini oluşturmaya çalışan bir iktidar olduklarını belirten Ergin “2002-2013 yılları arasında Türkiye Avrupa Birliği ile tam üyelik müzakerelerini başlattı. AB kurucu üyesi olan Türkiye Avrupa İnsan Hakları mahkemesinin kararlarını yerine getirmek için önemli hamleler yaptı. Böylesine bir Türkiye’yi daha güçlü hukuk devletini daha muhkem hale getiren demokrasisini güçlendiren ve demokrasisini kesintiye uğratılamayacak hale getiren bir Türkiye’de ortaya atılan tezlerin tutarlılığının olmadığını görüyoruz." diye konuştu.
“Hak arıyorsak, özgürlük arıyorsak, bunları ararken başkalarının haklarını ihlal etmememiz gerekiyor” diye Ergin şöyle konuştu."Hak aramak özgürlüğü kutsaldır. Hak aranmalıdır, ama ben bu hakkı arıyorum diyerek komşuma zulüm eziyet yapma hakkına sahip değilim. Başkalarının hukukuna saygısızlık yapma hakkım yoktur. Benim özgürlük alanım sizin özgürlük sınırınızın başladığı yere kadardır. Ben sizin alanınıza müdahale ettiğim anda orada huzur kalmaz. Orada barış kalmaz. Orada adalet kalmaz. Onun için kamu otoritesi devlet bu sınırlara tecavüzü önlemek için vardır. Her bireyin kendi içerisinde önemli kıymetli değerli görüşleri vardır. Bu görüşler o bireyden sadır olduğunda onun açısından değerlidir, saygı değerdir. Ama benim görüşüm önemlidir diyebilirsiniz, bunu ifade edersiniz, ama benim görüşüme katılmazsanız ben şiddet uygularım dediğiniz anda toplumun huzurunu sabote etmiş olursunuz. Demokrasi dediğimiz şey, herkesin doğuştan sahip olduğu bu temel hakları özgürce kullanabilmesi ve fakat bunları meşru zeminde kullanabilmesi anlamını taşır. Hak arayışımız meşru zeminin dışına çıktığında o anda meşruiyetini kaybeder. Onun için hak aramaya, evrensel hukukun gereklerini yerine getirmeye sonuna kadar evet ama toplumda kaos oluşturacak adımlara hayır. Çarşıda esnafın camını çerçevesini indirmeye hayır, insanların arabalarını yakmaya hayır, evde ders çalışan çocuklarımızın çalışma ortamını sabote etmeye hayır, hastaların yaşlıların hukukuna müdahale etmeye hayır. Hak arama özgürlüğüne sonuna kadar evet . Ama meşru sınırlar içerisinde. Bir başkasının hakkını ihlal etme. O sınırı geçmeyeceğiz. Dile getirilen görüşler saygı değerdir, dikkate alınmalıdır, dikkate alıyoruz, ama tekrar ifade ediyorum, demokrasiler çoğulcu yapılar fikirlerin serbestçe ifade edilebilmesi içindir ama daha sonra bu fikirler içerisinden en çok itibar görenlerin uygulandığı ama 11 yıldan bunun mücadelesini veren bir siyaset kurumudur AK Parti. Bunu yaparkende milletin hukukunu korumakla yola başladık. 2002- 2013 bazında yapılmış olan faaliyetlere bir bakın. Bu ülkede egemenliği millete teslim etmek için mücadele etti AK Parti. Bu milletin üzerinde millete rağmen icraat yapmak isteyenlerin vesayet organlarını ortadan kaldırdı AK Parti. Yeter söz milletindir düsturunu hayata geçiren partidir AK Parti. Yıllardır verdiğimiz mücadele sözün de, kararın da millete ait olduğu iklimini oluşturmak mücadelesiydi. Bu iklim oluşuyor. Ama tekrar dikkatiniz çekiyorum, hak arama meşru sınırlar içerisinde yapılmalı, o takdirde saygı değer olmayı sürdürecektir. Bu hak arayışı."

Ergin daha sonra Hatay Valisi Celalettin Lekesiz, Kaymakam Yusuf Güler, Belediye Başkanı Hüseyin Şanverdi, İl Başkanı İsmail Kimyeci, ikinci patlamanın olduğu bölgedeki esnafları ziyaret ederek geçmiş olsun dileğinde bulundu.