Erdoğan'dan darbe imalı bildiriye sert cevap

Erdoğan, 'Bir gece yarısı gerçekleştirilen bu eylem hem üslubu, hem yöntemi hem de yol açacağı açıkça belli olan tartışmaları itibarıyla art niyetli bir girişimdir' dedi.

  • 1701
Erdoğan'dan darbe imalı bildiriye sert cevap
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Bir gece yarısı gerçekleştirilen bu eylem hem üslubu, hem yöntemi hem de yol açacağı açıkça belli olan tartışmaları itibarıyla kesinlikle art niyetli bir girişimdir” dedi.

Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde emekli amirallerin darbe imalı bildirisine ilişkin yapılan değerlendirme toplantısı sonrasında kameraların karşısına geçen Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir gece yarısı yayınlanan bildirinin art niyetli olduğunu belirterek, ana muhalefet partisini demokrasiden yana olmaya davet etti. İki gündür Türkiye’nin gündemini meşgul eden tartışmaları ayrıntılarıyla değerlendirdiklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Her şeyden önce bir gece yarısı gerçekleştirilen bu eylem hem üslubu hem yöntemi hem de yol açacağı açıkça belli olan tartışmaları itibarıyla kesinlikle art niyetli bir girişimdir. Emekli amirallerin vazifesi, 104 tanesi bir araya gelerek siyasi bir tartışma konusunda darbe imaları içeren bildirilen yayınlamak değildir. Aynı şekilde hiçbir emekli kamu görevlisinin de topluca böyle bir yola tevessül etme hakkı yoktur. Biz bu amirallerin, diplomatların ve diğerlerinin son dönemde Suriye’den Libya’ya, Doğu Akdeniz’den Ege’ye, Kıbrıs’tan Karabağ’a kadar verdiğimiz mücadelelerin hiç birinde bir araya gelerek ülkeleri için destek bildirisi yayınladıklarını görmedik. Yine bunları FETÖ’cü hainlerin başlattıkları 15 Temmuz darbe girişimine karşı milletimizin yanında yer alırken de görmedik. Tam tersine imza sahibi imza sahibi amirallerden bazılarının geçmişten bu güne ülkemizin hak ve menfaatleri aleyhine medyada verdikleri demeçleri, sergiledikleri duruşları üzüntü ile takip ettik” diye konuştu.

Tartışmanın sebebinin kesinlikle ifade özgürlüğü meselesi olmadığının altını çizen Erdoğan, “Buradaki isimlerin bir kısmı aynı görüşleri çeşitli medya mecralarında ve siyasi zeminlerde uzun süredir dile getirmektedir. Hiçbir isme medyadaki ve siyasi alandaki açıklamaları sebebiyle herhangi bir soruşturma açılmış veya benzeri işlem yapılmış değildir. Ancak, geçmişi darbeler ve bildirilerle dolu bir ülkede bir gece yarısı 104 emekli amiralin böyle bir girişimde bulunması asla kabul edilemez. Bunun adına ifade özgürlüğü diyemeyiz. İfade özgürlüğü ‘aksi halde’ diyerek başlayan ve ülkenin seçilmiş yönetimini darbe ile tehdit eden cümleleri de kesinlikle kapsamaz. Emekli amiral sıfatıyla da olsa böyle bir girişim kahraman TSK’ya yönelik bir bühtandır. Bu yöntem ve bu tarz ifadeler dünyanın her yerinde demokrasiye, hukuk devletine, milli iradenin üstünlüğüne saldırı olarak kabul edilir ve aynı şekilde muameleye maruz kalır. Yayınlanan bildirinin milletimiz nezdinde bu derece sert tepki görmesinin bir diğer sebebi de çok daha büyük bir kampanyanın parçası alarak algılanmış olmasıdır. Eski diplomatlardan, eski milletvekillerinden, ülkemize karşı husumetleriyle bilinen sözde aydınlardan oluşan kimi kesimler bir süredir benzer söylemlerle yasamayı, yürütmeyi ve yargıyı hedef almaktadır. Üstelik bunların çoğu da ülkede dikili taşı olmayan, millete zerre faydası dokunmamış kişilerdir” şeklinde konuştu.

Siyasetçilerden bazılarının bu kirli kampanyaya destek vererek adeta kendilerini inkar ettiklerini söyleyen Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Biz, bildiri yayınlanır yayınlanmaz tüm siyasetçilerin kararlı bir şekilde ve en yüksek sesle karşı duruş sergilerini ve bu noktadaki duruşlarını güçlü bir şekilde beklerdik. Böyle yapmış olsalardı bugün burada sadece milli iradeye verilen desteğe teşekkür için huzurlarınızda bulunacaktım. Ülkemizde yapılan tüm darbelerin, vesayetin, milli irade üzerinde kurduğu tahakküm çabalarının hepsinin demokrasi karşıtı tüm bildirilerin özellikle arkasında yer alan bir zihniyet, bu defa da safını aynı istikamette belirlemiştir. Girdiği her seçimde milletimizden gereken mesajı almış olmasına rağmen küçük ama örgütlü bir kesimin kontrolünden çıkmayı başaramayan ana muhalefet partisini bir kez daha demokrasiden yana tutum almaya çağırıyoruz. Buna karşılık yapılan açıklamaya hak ettiği cevabı vererek milli iradeden yana tavır koyan tüm siyasi parti liderlerine ve temsilcilerine, yargı kurumlarına, üniversitelere, illerimizdeki STK’lara şahsım, milletim adına şükranlarımı sunuyorum.”