Erdoğan'dan Kılıçdaroğlu'na Sert Yanıt

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kendisine ''diktatör bozuntusu'' diyen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na sert sözlerle tepki gösterdi.

  • 330
Erdoğan'dan Kılıçdaroğlu'na Sert Yanıt
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Erdoğan, "Şimdi bunun herhangi bir eseri olmadığı için akıl derecesini ölçemiyoruz, hatta akıl sağlığının yerinde olup olmadığını da bilmiyoruz. Hani insan mücadele ederken şöyle kendi sıkletine uygun birisi çıksın o sıklete göre mücadele etsinler. Bunun sıkleti de ölçülemiyor" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde Adıyaman, Balıkesir, Bayburt, Bilecik, Çocum, Diyarbakır, Kastamonu, Malatya, Mersin ve Ordu'dan gelen muhtarlarla 19. Muhtarlar Buluşması'nda bir araya geldi. Programda konuşan Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun kendisine yönelik eleştirilerine sert yanıt verdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Aslında söyleyene bakarak kesinlikle girmemem gereken bir tartışma var ama karşımdaki kişinin cevap vermediğimde kendisinin haklı olduğunu düşünecek hatta buna inanacak kadar cahil ve ahlaksız olduğunu bildiğimi için mecburen temas etmek zorundayım. Çünkü bu bir değil, iki değil, üç değil, beş değil, on değil. Sabır, sabır, sabır" diye konuştu.


"SERSERİ MAYIN GİBİ"
"Ana muhalefet partisinin genel başkanı hem parti kongresinde hem de grup toplantısında yine çirkin yüzünü göstermiş" diyen Erdoğan, "Bu zat bir süredir şahsımla ilgili, ailemle ilgili ağzına da, kişiliğine de kesinlikle yakışmayan bir şekilde bir namus ve şeref edebiyatı tutturmuş gidiyor. Bundan kazandığım tazminatlar artarak devam ediyor, o ayrı mesele. Aslında kendisine bunun cevabını hiçbir şekilde karşılık veremeyeceği ve veremediği şekilde müteaddit defalar ifade ettim. Ama bazı insanlar vardır ya hani yüzüne tükürsen 'yağmur yağıyor herhalde' der. Bu da işte böyle pişkin bir tip. Cehaletin ve çirkefliğin bir araya toplandığı bir kişiliğe hiçbir sözün kafi gelmediğini üzüntüyle görüyoruz. Bu defa sadece bana sataşmakla kalmamış, hakimleri, savcıları, Yüksek Seçim Kurulu'nu da hedef almış. Halkımızın güzel bir sözü vardır, nerede, ne zaman, kime çatacağı belli olmayan kişiler için 'serseri mayın gibi' derler. Bu da öyle, serseri mayın gibi. Ne zaman, kime bulaşacağı belli olmuyor" ifadelerini kullandı.

"SİYASET BİLMEDİĞİ BELLİ AMA HESAP DA BİLMİYOR"
1 Kasım seçimleri öncesinde Başbakan Ahmet Davutoğlu'na yönelik "Hükümeti kuramadı, öyleyse ana muhalefetin başkanına bu görev verilmelidir" yönündeki eleştirileri hatırlatan Erdoğan, şöyle devam etti:
"Ben de o zaman bir şey söylemiştim, 'Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nin adresini bilmeyene benim verecek veyahut da kaybedecek zamanım yok' demiştim. Neredeyse 2016 yılının Ocak ayını bitiriyoruz, bu zat hala geçtiğimiz yılın 7 Haziranının davasını güdüyor. Siyaset bilmediği belli ama hesap da bilmiyor. Türkiye 1 Kasım'da yeniden seçimini yaptı ve yoluna devam ediyor. Üstelik bahsettiği konunun da ne Anayasayla ne yeminle ne şununla ne bununla bir ilgisi yok. 7 Haziran'da 400 demiştim, 1 Kasım'da 550 dedim. Türkiye geleceği için güçlü bir parlamento yapısının oluşmasını temenni etmem, bu zatı niye bu kadar rahatsız etti acaba, ben bunu anlamıyorum. Tabi mesele başka. Aslında bu zatın asıl karın ağrısını da ortaya dökerim ama inanın bana ben bu konuları konuşmaktan hicap duyuyorum. Türkiye'nin bunca meselesi varken, çözüm bekleyen bunca sorunu, birlik ve beraberlik içinde üzerine gidilmesi gereken bunca sıkıntısı varken bu namus ve şeref fukaraları için zaman harcamak bana zül geliyor. İşte buyrun, teröristleri savunan birisi de bu değil mi? Onların arkasında duran bu değil mi? Hangi namustan hani şereften bahsediyorsun sen? Bir kasetle geldin."

"BIRAKSANIZ VAR YA MEMLEKETİ BATIRACAK"
Kılıçdaroğlu'nun bürokrat olduğu dönemde başına getirildiği kurumu batırdığını söyleyen Erdoğan, "Tarih dile geldi, televizyonlar gösterdi. SSK'yı batıran bu adam değil mi? Bu adam. Nice vatandaşlarımız, bunun SSK'nın başında olduğu dönemde o hastanelerin odalarında ne halde olduklarını bilmiyor muyuz? Şu anda benim jenerasyon bunu çok iyi bilir. O hastanelerin hali neydi? İlacımızı alamıyorduk, ilacımızı. Hatırlayın o günleri. Odalara, koğuşlara girmek mümkün değildi. Bir hastanenin en önemli şeyi hijyendir, hijyen diye bir olay söz konusu değildi, hijyen bu ülkede bizimle tanıştı. Ondan önce yoktu. Siyasetçi olmuş, başında bulunduğu partinin girdiği tüm seçimleri kaybetmesine yol açmış, partisini batırmış. Ana muhalefeti temsil etme şerefini elde etmiş, ülkenin de milletin de geleceği için tek bir hayırlı sözü, tek bir hayırlı projesi, tek bir hayırlı hizmeti vaki değil. Bıraksanız var ya memleketi batıracak. Yani neresinden tutsanız elinizde kalan bir zavallı" ifadelerini kullandı.

"AKIL SAĞLIĞININ YERİNDE OLUP OLMADIĞINI BİLMİYORUZ"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kılıçdaroğlu'na Tanzimat Dönemi yazarlarından Ziya Paşa'nın "Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz. Şahsın görünür rütbe-i aklı eserinde" sözleriyle karşılık verdi. "Şimdi bunun herhangi bir eseri olmadığı için akıl derecesini ölçemiyoruz. Hatta akıl sağlığının yerinde olup olmadığını da bilmiyoruz" ifadesini kullanan Erdoğan, şöyle devam etti:
"Hani insan mücadele ederken şöyle kendi sıkletine uygun birisi çıksın o sıklete göre mücadele etsinler ya. Bunun sıkleti de ölçülemiyor. Söylediğiniz her sözün israf, yaptığınız her hamlenin enerji kaybı olduğu, teneke gürültüsü kabilinden boş konuşmanın dışında bir varlık gösteremeyen, herhangi bir vasfı zaten olmayan birisine şimdi ne diyeyim ben. Kendi geçmişinden utanan, terör örgütünü dahi şöyle kalpten gelen samimi bir buğz ile kınayamayan, partisi içindeki klikleri birbiri ile yarıştırmayı siyaset sanan bu zavallıyı ademe mahkum ediyorum. Milletin zaten yok saydığı bu zatı ben niye adam yerine koyayım ki? Varsın kendi hiçliği, kendi cehaleti, kendi başarısızlıkları, kendi kifayetsizlikleri, kendi hakaretleri, küfürleri içinde çırpınsın dursun."

"ALLAH ONLARI ISLAH ETSİN"
Ziya Paşa'nın "Terkib-i Bent" adlı eserinden alıntı yapan Erdoğan, "Ne diyor Ziya Paşa? 'İnsana sadakat yaraşır görse de ikrah, yardımcısıdır doğruların Hazreti Allah.' Hiçbir kötü, hiçbir iğrençlik bizi yolumuzdan alıkoyamadı, alıkoyamayacak. Çünkü biz doğru olduğumuza bunun için de Allah'ın yardımcımız olduğuna inanıyoruz. Allahımızla da ilgili bir açıklama yaptı, ona girmeyeceğim. Zaten gaf üstüne gaf yapıyor çünkü bilerek, inanarak konuşmuyor. Acaba şu ifadeyi nasıl kullanırsam aldatırım' diye bunun gayret içerisinde. Allah onları ıslah etsin. Bizim yar ve yardımız olsun inşallah" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP lideri Kılıçdaroğlu hakkında 100 bin TL'lik tazminat davası açmış, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı da Kılıçdaroğlu hakkında partisinin hafta sonu gerçekleştirilen 35. Olağan Kurultayı'ndaki konuşmasında sarf ettiği "diktatör bozuntusu" ifadeleri nedeniyle "Cumhurbaşkanı'na alenen hakaret" suçundan soruşturma başlatmıştı.

SİNAN USLU (İHA)