Kalbinizin derinlerinde 100 derecede yani kaynama noktasında bir suyla yarışacak kadar yangın varken, volkanik patlamaların ardı arası kesilmezken, haykırmak istediğiniz ama ilahi rıza için susmanız gereken o dakikalar ,o her saniyesi bir asır olan dakikalar;siz bir devrim gerçekleştirdiğinizin farkına varmaya bilirsiniz.ÖYLE kasıp kavuran,öyle içinizi cayır cayır yakan ve ses çıkarmadan,bağırmadan ,can yakmadan,gönül incitmeden sabır terazisinde oturup İbrahim-i serinliğin içinize düşeceği vakte kadar pürsükut duruşunuz kahramanlık bahşedecek şahit olduklarınızla.
Bu devrim öyle daha önce bildiğiniz,gördüğünüz devrimlerden değil..
Bu artık sizin ne kadar güçlü,ne kadar kendini gerçekleştirme noktasına varmış olduğunuzun kendinize ispatıdır.Artık bu noktadan daha öte nokta yoktur diyebilecek bir yerdesiniz.
Hele hele sizin hakka yakın bir tavır sergilemeniz, O istiyor diye susmanız,O istiyor diye acıyı yutmanız ;patlıcan oyar gibi sözleriyle kalbinizi oymalarına karşın sükutunuzu muhafaza ettiğiniz duruşunuz size cennet kapılarını aralayacak belki de..
Belki de Hz Âsiye Annemizin komşusunun komşusu olma liyakati sunulacak bahtınıza.
Asiye olmak Firavun-i duruşlulara sabreylemekti,
sabrınız karşında dağlar bile bir karış kalacak, sabrınız sizi Yakup Aleyhisselam'ın Allah'a olan yakinliği gibi yakin eyleyecek,sabrınız Yusuf'a(as) Bünyamin ; Yakup'a(as) Yusuf edecek sizi.
Diliniz suskun lakin gönlünüzce, mahcubiyetinizi en güzel ziynetiniz olarak takıp Rabb'imizin karşına çıkacak ;
ufaldıkça ufalacak ve sessiz, zarif ,ince;
incelerin incesi halinizle yedi göğü ve yedi yeri inletircesine,
“İnnemâ eşku bessi ve hüzni ilallah''(yusuf-86)
"Ben hüznümü ve şikâyetimi yalnızca Allah'a arz ediyorum" diyeceksiniz
Artık bu teslimiyetle incinmişliğiniz inci gibi duracak göğsünüzde.Sizi kıranları hatırlasanızda acımayacak yaranız.
Zaman aşımına uğrayan davalar gibi göğsümüzden düşüp gidecek incinmişliğimiz sonunda..acısı kalmayacak.
Sabr ve namazla yardım isteyin benden'' diyen Rabb'imizin öğüdüne sarılacağız,sığınacağız her daim. Vel asr suresinin zırhıyla hüsrana uğrama yolunda direnenlere üzüleceğiz ve dua edeceğiz,sabrı ve hakkı tavsiye edeceğiz,Efendimiz(sav)hatrımıza düşecek yine......
''bilmiyorlardı -bilselerdi yapmazlardı''hüsnüyle bağışlayan olacağız ki ;bağışlanmak lutfuna erişenlerden olalım.
Kim bilir..! kimse bilmez elbette ta ki son vakte kadar kazananın, kaybedenin kim olacağını.
Zor biliyorum çok zor!!! ..Muhammed-i tavır içinde seni incitene dua etmek ve senin inciğinin olduğu yerden onun incinmemesini ;
aynı acıya müptela olmamasını istemek ..
zor hem de çok zor.!!!
lakin;
Talip olmak cennete ve talip olmak niyetindeysek ilahi rızaya ,Muhammed-i duruş sergilemektir bize düşen.
Taif'te Efendimiz'in(sav)durduğu noktada, oradaki bakış açısıyla bakmak bize yâr olacak ve bizi kurtaracak duruş o olacak inşaallah.
..ve dünyanın en zor duruşu bu biliyorum!!!
...size TAŞ atanların avucuna GÜL koymak.....