Pınar ÖNALAN

Zeytin Dalı...

Pınar ÖNALAN

  • 526

Ağlarım, ağlatamam; hissederim, söyleyemem; 
Dili yok kalbimin, ondan ne kadar bîzârım! 

M.Akif Ersoy..

 

Anlam yüklemeye çalıştığımız,idrak etmenin ötesine geçip manasını ;tecelli eden esmalarını okumanın gayreti içinde günler yaşarken,bir yandan da şu yaşlı dünyamızda yuttuğumuz acılarla hüzünlerle olgunlaşma demlerini soluyoruz.Yaşlı ve yorgun ama görevini yerine getirecek ,sorumluluğunun peşinde bir dünya.İpleri Allahın elinde olan dünya..

Yaşlılık deyince aklıma hücum eden bababannemin  sözünü hatırlıyorum.

İhtiyarlık pirlik /ne kötü dirilik 'çocukken manasını öğrenmeye gayret ettiğim bu cümleleri bugün  daha geniş bir perspektifle değerlendirebiliyorum ,daha fazla anlamlar yüklüyorum.

Artık son demlerinde yare vuslat özlemiyle yanan kavrulan yorgun bedenler dünyadan azade olup sevgilinin cemalini görme arzusuyla tutuşuyorlar ..işte o zaman gerçek aşıkların bir ahhhları bin şiirin yerini tutuyor,bin şiire dönüyor.

Göçmek istiyor,uçmak istiyor kaçmak istiyor bu bedenler.Aslına dönmek ve ebedi huzura gark olacağı zamanın hayalini hep hafızalarında canlı tutuyorlar.

Bu oyunun birinci perdesi....

Bir başka sahnede  gürültü patırtının içinde koşuşturup duran,sarhoşdan da sarhoş vur patlasın çal oynasın haller içinde oyalanmalarına bu halet-i ruhiyelerini yaşamak olarak adlandıran güruhlar geziniyor bu  âlemde.İnsan sormadan edemiyor ,meraklanıyor

Acep  bunca acının içinde tüm bu feryat figanları ,bebelerin sabilerin ahlarını eyvahlarını nasıl görmemezlikten gelerek bu insanlar  yaşıyor,nasıl çıldırmıyor,nasıl buhar olup göğe uçmak istemiyorlar..NASIL?!

Nasıl duyarsızlık ki böyle var ama yok gibi yaşamaktan haz alıyorlar.Kendilerinin bile farkına varamayacak kadar acınası haldeler..

Bu oyunun ikinci perdesi...

Bir de alemleri ,iç dünyaları ,ruhsal gezileri hakikatin ırmağı olan ,başkasının derdini derdi bilen ,o derde derman bulmadan kirpiğine kirpiğini sürmeyi haram bilen bir kar tanesi zarifliğinde,bir kar suyu  beraklığında,o kar taneleri gibi incitmeden gönüller yapmaya gelmiş insanlar da var.

Bu da üçüncü perde...

Davanın ötesinde yaşamanın bir anlam teşkil etmediği hakkın rızasına bir çocuğun bayramlık sevincine denk koşan bu yürekler..bazen camii kuşları piri fâni dedeler,bazen elleri kınalı kızlar,bazen dilinden dua, elinden Sure-i Fetih  eksik olmayan analar ,neneler bazende çoğu kere, aslında HEPCE ömrünü davasına adamış,vatanı namus bilmiş,vatan sevgisini imanının tezahürü görmüş kahraman yürekler ,aslan parçası,peygamber sevdalısı  yiğitler var.

Nasıl olur da laylaylomla ömrünü geçirenlerle bu kahraman asil Mehmetler bir olabilir,nasıl..

Nasıl olabilir ki yaşarken ölüme hazırlanan ağuşunu açmış bekleyen Peygambere komşu olan ,Efendimiz aleyhisselatü vesselamın sancağına layık görülen bu gençler işin gırgırında olanlarla bir olabilir...Nasıl.??.

*****

Google'dan sayfama  düşen Yılmaz Özdil'in köşe yazısına göz atınca bunları düşünmeden edemedim..Bahsettiği tüm gençler bizim evlatlarımız  fakat benim kızdığım nokta neredeyse operasyonla dalga geçip teröristlerin yanındayım diyecek kadar devletemize,milletimize kin kusan Eren'lerin, Aybüke'lerin isimlerini kullanarak  bir yazı yazmış olması,üstelik ifadeleri oldukça yakışıksız. İtici...hoyrat..

*****

Bugün iki pırlantamızı Efendimizin sancağına uğurladık.İki tertemiz şahit gönderdik bu kirli dünyadan.

Neye şahittiler onlar...

Allahım senin dinini yüceltmek uğruna,vatanımızı ,milletimizi korumak uğruna,davamıza sahip çıkmak uğruna çarpışmanın şahitiği ,barış harekatının mühürü olmanın ifadesi sembolüydüler benim nazarımda  bugünkü şehitler ve şimdiye  dek şehadet şerbetini içen tüm şehitler..

Boyut değiştirip öteki aleme giden ,Fahr-i Kainat Efendimizin himmetiyle oradan bu kutlu mücadeleyi destekleyen Allaha dönmüş güzellerdi Musalar,Oğuzlar,Haliller..

Elhamdülillah ne kutlu teselli ki,

Allah için çıkılan bu yol da kayıp yok.Allah için çıkılan her yol zaferdir elbette.

Onlara ölü demeyin diyor Rabbimiz bu inançla onların ölü değil diriden daha diri şahitler olduğuna şahidiz ayet-i muazzam ile..

Her şehit haberini izlerken  dikkatimi çeken bir nokta var oda şu ki...

Kahramanlarımızın şehit olma arzuları ..İştiyakla bunu istemeleri .Zira onlar sıradan biri değil ,seçilmiş şeçkin ruhlar.Dolayısıyla onların aileleride öyle.O mübarek analarımızı babalarımızı kardeşlerimizi izlerken onların sabrına teslimiyetine hayran kalıyorum,hayret ediyorum,Allahın ne güzel kulları var ..iman ile bakışı,duruşu ,sesi ,soluğu ,susması konuşması emsal olan ne güzel kullar!

''Biz aşkı ,vatan için canını verenlerden öğrendik ''diyen pervanenin ışığa koşması misali vatanı için şehadete koşan 

Şehidimiz Musa ÖZALKAN  ve Oğuz Kaan USTA'ya Rabbimden rahmet diliyorum ve inanıyorum rahmetiyle karşılandıklarına çünkü ayetleriyle bunu kullarına söyleyen Allah vadinden dönmez.

Duamız ,yüreğimiz milletimizle aynı yönde.Allahım Afrin Operasyonunu başlatmak için nasıl EL-EVVEL ismini tecelli ettirdiyse demek ki bi'iznillah EL-AHİR esmasıylada bir zafer nasip edecek ve Allahın ismiyle başlayan bu barış harekatı Allahın ismiyle tamamlanacaktır.Bize bildirildiği üzere galip olan yalnız Allah ve Allah yolunda olanlardır.

Rabbim Türk Silahlı Kuvvetlerini  görünen görünmeyen şerlerden muhafaza etsin.İç ve dış düşmanlarımızın kem gözlerinden kem niyetlerinden uzak tutsun.

Ne mutlu Allaha yürekten teslimiyet gösteren güzell kullara...

..

''Kim demiş her şeyin bitişi ölüm/Destanlar yayılır mezarlarımızdan'' Akif İNAN..

Yorumlar 2
Pınar önalan 24 Ocak 2018 18:31

Allah razı olsun,güzel gören hisseden gönlünüze sağlık sizinde Asuman Hanım..

Asuman Şengül 24 Ocak 2018 13:28

Çok güzel eline diline sağlık bizi kendimize getiren bu yazı çok manidar olmuş.

Yazarın Diğer Yazıları