Mustafa Suphi DUMAN

İçimizde Bir Uzaylı Grebennikov ve Tahta Ufosu

Mustafa Suphi DUMAN

  • 1684

Tuhaf… değil mi? Son model aracımızı kullanabilmek için yüz milyonlarca yıl önce yaşayıp ölmüş olan bir böceğin ya da bir balığın ya da ... saurus’un sıvılaşmış bedenini motor dediğimiz krematoryumda yakmamız gerekiyor.

Ceset yakma ayinlerimiz birkaç yüzyıllık zaman içerisinde sonlanacak, bu nedenle bilim insanları alternatif - yenilenebilen enerji kaynaklarını bulmak ve verimli biçimde kullanabilmek için geçtiğimiz yüzyıldan günümüze hummalı bir çalışma içerisindeler.

1927, Kırım doğumlu Viktor Stepanovich GREBENNİKOV ve hikâyesi ise bu konuya sanki istemeden dâhil olmuş gibi...

Çok yönlü bir araştırmacı olan Grebennikov yoksulluk içerisinde geçen hayatını sevdiği doğaya adamış, özellikle böcek bilim (entomoloji) konusunda uzmanlaşmıştır. O alaylı tabir edebileceğimiz lise tahsilli bir bilim insanı, çok iyi bir ressam, yazar, astronom, eğitimci ve babası gibi mekanik uzmanıdır.

Yaptığı çalışmalar içerisinde en dikkat çekici olanı, 1983 yılında doğal bir fenomen olan CSE (Cavity Structures Effect) kavite yapısal etkisini yorumlamasıdır.

Bir arı kovanına elini uzattığında (petek yapısı kavernözdur (oluklu, gözenekli, boşlukludur)) bir takım ölçümlenemeyen şeyler hissettiğini (parmaklarda karıncalanma, sıcak-soğuk ısı dalgalanmaları, hafif mide bulantısı vb.) ve hissedilenlerin biyolojik yapıdan kaynaklanmadığını, oyukların boyut, şekil, sayı ve düzeniyle alakalı olduğunu iddia etmiştir.

Grebennikov’a göre, kavite yapısal etkisi yer çekimi gibi korunamaz, canlı organizmaları, metalleri ve diğer yüzeyleri etkileyebilir. Kavernöz yapıya sahip bir cisim, yeri değiştirilse bile, yarattığı güç alanı uzun süre ilk bulunduğu alanda algılanabilir, kavernöz nesne döndürüldüğünde ise CSE etkisi artar.

Grebbennikov doğal bir enstrümanı ve çalınacak notaları keşfetmişti. Ancak benzer melodiler Antik Çağ’lardan bu yana farklı amaçlar için yada canlıları tedavi etmek için kullanılmıştı (Rezonans).

Modern fiziğin - Kuantum mekaniğinin oluşmasında çok önemli katkıları olan Nobel ödüllü tarihçi ve fizikçi De Broglie maddesel parçacıkların yayılımına, hatta ışığa (foton) bile eşlik eden dalgalar olduğunu belirtmiştir (notalar).

Grebennikov’un öncesinde ve sonrasında benzer çalışmaları olan bilim insanları olmamış mıdır? İbrahim Karim – BioGeometry (Electrosmog Hemberg Project), Oskar Korschel – Eterik radyasyon, A. de Belizal, P. A. Morel – Radyestezi …

Grebennikov’u ilgi çekici yapan, Kuantum mekaniğini bir böcekte keşfetmesidir.

Coleoptera (kın kanatlılar) takımına bağlı bazı böcek türlerinde, iki çift kanat olmasına rağmen, ön kanatlar başkalaşarak arkadaki zarsı iki kanat, göğüs ve karnı koruyan yüksek mukavemetli, su geçirmez bir zırh (elytra) oluşturmuştur. Elytra dediğimiz sert (ön) kanatçıklarda tırnaklarımızda ve saçlarımızda da bulunan kitin maddesi bulunur. Kın kanatlıların bazı türlerinde böcek uçmaya başlamadan önce bu zırhtan kanatçıklar iki yana açılarak zarsı kanatların çalışmasını, yani uçuşun gerçekleşmesini sağlar.

1988 senesinde Grebbenikov Coleoptera (kın kanatlılar) takımına ait bir böcekten kesip aldığı sert kanatçıkların kitin yapısını mikroskop altında incelerken sıradışı mikro desenleri farkeder (alt elytrum), bu desenler girinti çıkıntılar ve motifler içeriyordur. İnceleme için kullandığı elytrumu diğerinin yanına bıraktığı sırada hareketi farkeder. Elytrumlar aynı kutuplu mıknatıs gibi birbirini itiyordur. Hatta doğru bir açıyla birbirleri üzerine bırakıldıklarında, elytrum havada asılı bir biçimde kalmıştır. Grebbenikov sadece bazı böcek türlerinde bulunan kitinöz yapıdaki desenler sayesinde böceğin sertleşmiş ön kanatlarını (elytra) açarak yer çekimini ortadan kaldıran mikro CSE alanını oluşturduğunu ve bu sayede havalandığını varsaymış, hatta CSE’yi yaratan cismin kısmen görünmez olarak ya da deforme bir biçimde görsel algı yarattığını belirtmiştir. Özetle, CSE özelliğine sahip bir cisim havadayken, ya görülemez, ya da deforme olmuş bir biçimde görülür (bulut-gölge).

Grebennikov CSE fenomeni üzerinde çalışarak bir yer çekimi platformu icat etmiştir. Bu platform, ahşap bir levha (ahşap levhanın altında kullandığı panelin materyali ve desenle ilgili bir açıklama yok) üzerine yönlendirmeyle bir takım ayarlamaları yapmayı sağlayan anahtarlar ve pedalların olduğu uzun bir kontrol kolu ve, belki de, alttaki panelin ayarlanmasını ve platformun dönüşlerini sağlayan, üzerinde bir hız ölçer ya da altimetre bulunan gidondan oluşur (tekerlekleri olmayan ginger (segway) gibi). Hareketli bağlantı noktaları olan bu platformun gerektiğinde katlanarak dikdörtgen taşınabilir bir ahşap çanta haline gelmesi, dikkat çekmeden taşınabilirliğini kolaylaştırmış .

Grebennikov 1997 yılında yayınladığı “Мой мир” (“Benim Dünyam”) adlı kitabında yer çekimi platformuyla yerden yükselebildiğini, 25km/dk. yol alabildiğini iddia etmiş, icadını yaptığı 1991 yılından 2001 yılına kadar bu cihazı belli bir bölgede kendi işleri için kullandığını, hatta felç olmasına sebep olan ağır bir hastalığa düşmesinin sebebini icat ettiği cihaza bağlayarak cihazın yarattığı CSE etkisinden korunmak için bu dalgaları geçirmeyen bir kabin tasarlanması gerektiğini söylemiştir. Ancak kitabında yer çekimi platformuyla ilgili paylaştığı bilgiler ve fotoğraflar sınırlıdır, cihazın nasıl çalıştığı ve nerede olduğu hakkında bilgi vermemiştir.

Ne kadarı doğru, ne kadarı yanlış bilinmez, ama bundan sonra tanımlanamayan uçan cisimler ile ilgili haberler okuduğunuzda, sanırım, eskisi kadar çok şaşırmayacaksınız.

Doğru olan bir şey var ki, doğayı kötü bir şekilde kopyaladığımız halde bile, teknolojinin nimetlerinden faydalanmaktayız. 350 milyon yıldır dünyanın sakini olan bir böcekten öğrenmemiz gereken daha çok şey var…

Yorumlar 3
çevik çelikel 02 Nisan 2018 22:52

hiç bir yerde türkçesi bulunmayan bu bilgiyi çevirip paylaştığınız için çok teşekkür ederim.

ibrahim yıldırım 07 Ekim 2017 17:48

verdiğiniz bilgiler için teşekkür ederim , yıllar önce bir arkadaşım arıların zaman zaman gözden kaybolduğunu sonra tekrar ortaya çıktığını söylemişti ,yazınızı okuyunca bu aklıma geldi.

Asuman Şengül 20 Mart 2017 19:04

İlahi sırlar Yaratan Rabbim in yarattığı her canlıda güzel bir konu teşekkürler

Yazarın Diğer Yazıları