Merhaba Sevgili Okur kardeşim, siyasi gündemin yoğun olduğu bir haftayı daha geride bırakmış bulunuyoruz. Yaşanan olaylara baktığımız zaman gerek iç siyasetimizde olsun gerek dış siyasetimizde olsun birçok önemli gelişme olduğunu görmekteyiz.
Öncelikle İç siyasetimizdeki gündemi değerlendirmek gerekirse Türk Silahlı Kuvvetlerinin yapmış olduğu Sincar bölgesindeki operasyonlar büyük ses getirmiş pyd’den önce Avrupalı dostları tepki göstermişti. Cumhurbaşkanı Sn. Recep Tayyip Erdoğan yapmış olduğu açıklamada “bir gece ansızın gelebiliriz” derken yapılan hava operasyonunun bu bölgede ki terör oluşumunu bitirmeyeceğini bildiğini ve planlanan bir kara operasyonunun olduğunu göstermektedir kendisi her ne kadar koalisyon güçleri ile ortak bir operasyondan bahsetse de bizler her zamanki gibi planlarımızı tek başınaymışız gibi yapmak zorundayız. El Bâb bölgesindeki yapılan operasyondaki alınan sonuçlar gayet başarılı bence terör konusunda en çok canı yanan ülkelerden biri olarak ve sınırlarımızda birçok terör örgütü barınırken bu ve bunun benzeri gibi operasyonları beklemek pekte sürpriz olmamalı bizim açımızdan.
Sayın Cumhurbaşkanı’nın YSK’nın referandum sonuçlarını kesinleştiren açıklamasından sonra partisine dönme hazırlığında olduğunu ve bunun ivedilikle gerçekleşecek olacağını hepimiz tahmin etmekteyiz. Bu referandumda AK Partiye küskünlükleri olan, rantları kesilen, birçok grup kendi davasına ihanet etmiş ve bunlar çok iyi bilinen kişilerdi zaten, bir diğer konu ise partinin içindeki Fetö/Pdy ile organik ya da dolaylı yoldan bağlantısı olup hala faal olarak partinin içinde yahut ülke siyasetinde önemli rol oynayan siyasilerinde yapılacak olan 21 Mayıstaki olağanüstü kongre ile parti ile ilişiklerinin kesileceği alınan duyumlar arasında. Cumhurbaşkanının partisinin başına geçmesiyle beraber kabinede görev alamayan kişilerin genel başkan yardımcısı olacağı da net olarak bilinmekte. Yeni kabinede bazı sürprizler olacağını düşünmekteyim bayan bakan sayısında bir artış bekliyorum bununla beraber 15 Temmuz sürecinden beri davası için sürekli koşuşturma içerisinde olan sayısı bir elin parmaklarını geçmeyen bazı milletvekillerini kabinede göreceğimize inanıyorum.
Tokat Cumhuriyet Başsavcılığının İçişleri Bakanlığına göndermiş olduğu Fetö/Pyd ile bağlantıları olan mülkiye yapılanmasında belirlenen kişilere bir operasyon yapılacağı gönderilen sayının 600 civarında olduğu ama yapılan detaylı çalışmaların sonucunda 200 kadar mülkiye yapılanmasından kişinin görevden atılacağı çok net aldığım duyumlar arasındadır. Burada çok net bir uyarıda bulunmak istiyorum Sn. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun bu hususta çok dikkatli olması gerektiği çünkü en iyi yapılanmanın mülkiye alanında olduğuna dair şiddetli şüpheler bulunmaktadır.
Geçen haftaki yazımda belirttiğim gibi iki önemli konu vardı bunlardan birisiyle ilgili çok önemli bir gelişme yaşandı. Ayasofya’nın İstanbul’un fethinin seneyi devriyesinde İslam liderlerinin de en ön saflarda namaz kılacağı görkemli bir açılışla prangalarından kurtulup ibadete açılacağının müjdesini vermek isterim bu konuyla ilgili yıllardan beri süren çalışmaların sonuca vardığını da belirtmek isterim. Diğer konuya gelirsek eğer İdam konusunda çok şiddetli bir şekilde çalışma yapılması ve Nürnberg Mahkemeleri emsal gösterilerek bu ihanet şebekesine mensup Fetö/ Pyd yapılanmasına üye olan tarafsız yargı tarafından suçlu bulunan kişilerin ivedi bir şekilde idam cezası ile cezalandırılması gereklilik arz etmektedir.
Birde CHP’li Büyükçekmece belediye başkanına birkaç hususta bir şeyler söylemek isterim kendisinin yapmış olduğu açıklamalar çok gülünç bence belediyecilikte her şey parasal değer değildir. Değerli yerlere rezidanslar olsun yok efendim en ücra köşelere de mesire alanları olsun diye bir düşünce bir şirketin başındaki kişiye ait bir düşünce olabilir sen bir belediye başkanı olarak önce seni seçen halkın huzurunu ve refahını düşünmekle mükellefsin beş on tane ağacı bahane edip gezi olaylarını başlatan sözde çevreci kişilerde samimiyetsiz ve kimlere hizmet ettiklerini bir kez daha gösterdiler buna şaşırmamak gerekir duyduğuma göre gezici kardeşlerimin kalbi hoş olsun diye 5 metrelik bir Ata heykeli yaptırmış sesleri çıkmadığına göre gönüllerini hoş etmiş olmalı.
Sözlerime son verirken yazımın başlığını oluşturan ve II. Mahmud Han’ın söylemiş olduğu ve şuan ülkemizde olması gereken adalet sisteminin gerekliliğini özetleyen o müthiş sözle sizlere veda etmek isterim ”Kılıç kınından çıkmadıkça it sürüsü dağılmaz.” Umudumuzu kaybetmeden, yorulmadan, usanmadan çalışmaya devam edeceğiz her zaman söylediğimiz gibi Anadolu son kale, bizler Ümmetin umuduyuz üzerimize düşen sorumluluklar bütün zamanlarda olduğundan daha fazla, Allah yâr ve yardımcımız olsun.
Selam ve Dua ile Kalın
