Akşam, yöre ile ilgili sorunlar hakkında kaymakamdan bilgi alan Atatürk, kaymakama: “İlçenizde büyük bir kahraman vardır. Seyit Onbaşı. O’nu bulunuz” der. Vali, kaymakam seferber olurlar. Seyit Onbaşı’yı bulurlar. Atatürk’ün karşısına çıkacağı için ona yeni bir takım elbise giydirirler. Daha sonra da Atatürk’ün karşısına çıkarırlar. Atatürk sorar: “Seyit nedir bu hal?” Seyit: “Ne bileyim Paşam… Apar topar beni bulup, işte bu elbiseyi giydirdiler.” Atatürk Seyit’e: “Ne işler yapıyorsun?” diye sorar. Seyit: “Ne işler yapayım komutanım. Yine aynı işleri yapıyorum. Odun kesiyorum. Kömür yapıyorum.”
Atatürk, etrafındakilere: “Beyler, bu kimdir bileniniz var mı?” diye Seyit Onbaşı’yı göstererek sorar. Kimse Seyit Onbaşı’yı tanımamaktadır. Bunun üzerine Atatürk: “Bu gördüğünüz büyük bir kahramandır. Çanakkale Savaşı’nda 215 okkalık mermiyi kaldıran yiğit, bu yiğittir.” Sonra Atatürk Vali ve Kaymakama dönerek: “Beyler, bu kahramanın durumuyla yakından ilgilenin. Memleketimizi bu kahramanlar sayesinde kurtardık.” der.
Bu olaydan sonra, Edremit Ziraat Bankası aracılığıyla Seyit Onbaşı’ya bir miktar para ödülü verilir. Artık çevrede herkes tarafından tanınan bir kişidir. (1)
1889 Havran ilçesi Çamlık Köyü doğumlu Seyit, 1909 yılı nisan ayında askere alınmış, 1912’de Balkan Savaşları’na katılmış, savaş bitiminde de terhis edilemeden Çanakkale Cephesi’ne gönderilmiştir. Çanakkale Savaşları’nda Mecidiye Bataryası’nda Atatürk’ün topçu askeri olarak görev yapmıştır. 1915 Çanakkale Deniz Savaşı sırasında tabyada ayakta kalabilen tek topun da vincinin bozulması üzerine Seyit, 275 kiloluk mermiyi tek başına kaldırarak topa sürmüş ve ateşlemiş, İngilizlerin batırılamaz denilen en büyük savaş gemisi Ocean’ın büyük yara almasını sağlamıştır. Koca Seyit sağlığında devletten maaş almayı kabul etmemiş, odunculuk ve kömür yapımı ile hayatını kazanmıştır. Yıllar sonra Edremit’te bir zeytinyağı fabrikasında hamallık yapmış ama yakalandığı hastalık yüzünden işten atılmıştır. 1939 yılında vefat etmiştir. Vefatı sonrasında kızı Ayşe’ye 150 lira maaş bağlanmıştır.
“Babam sağlığında aç, sefil bir hayat yaşadı ama yoksulluğu yüzünden hiç üzülmedi. Devlet şimdi bana bakıyor. Hasta olursam tedavi ettiriyor, ilaç veriyor.” diye dua eden Ayşe Nine de 2007 yılında 96 yaşında vefat etmiş, babasının adının verildiği Kocaseyit Köyü’nde defnedilmiştir. (2)
Allah Seyit Onbaşı’nın ve başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere bütün Çanakkale şehit ve gazilerimizin mekânını cennet etsin. Seyit Onbaşı ve O’nun gibi sağlıklarında yeterli ilgi, destek ve saygıyı gösteremediğimiz, bütün gazilerimiz için de Allah bizi affetsin…
Bu arada gerek Ankara’daki son terör saldırısında kaybettiğimiz vatandaşlarımıza, gerek güneydoğudaki son operasyonlarda şehit olan asker ve polislerimize de Yüce Allah’tan rahmet, yaralılara şifa diliyor ve yazımı Çanakkale ruhunu en güzel anlatan Necmettin Halil Onan’ın “BİR YOLCUYA” şiiriyle bitiriyorum: