Selahattin DEMİREL

Başkan, mağaza, silinmeyen foto ve bir cinayet!

Selahattin DEMİREL

  • 598

Daha önce köşemde Başkan nereden giyinir? başlıklı bir yazı yazmıştım. Kastamonu’daki bir giyim mağazasının, instagram adresinde, Belediye Başkanı Galip Vidinlioğlu’nu âdeta bir reklam yüzü olarak kullandığından ve bu durumun normal olmadığından bahsetmiştim.

Yazım sonuç vermiş olacak ki başkanın isminin etiketlendiği fotoğraf silinmiş ama mağazanın instagram adresindeki fotoğraf “Liderler X’ten giyinir.” yorumuyla hâlen duruyor.

Başkanın hesabında da görülebilen fotoğrafın silinmesi, eleştirilerimin haklılığını gösteriyor fakat mağaza hesabındaki fotoğrafın varlığına ne demeli? Amacım, bir tartışma ortamına zemin hazırlamak değil, lakin halkı temsil eden bir belediye başkanının, mağazanın reklamına alet edilmesi ne kadar doğrudur?

Olanlardan Sayın Başkan’ın haberi olmayabilir ama mağazanın her şeyden haberi var. Öyle ki yazım sonrası başkanın ismine etiketlenmiş fotoğrafı sildiler, peki, mağazanın instagram hesabındaki fotoğraf niye yerinde duruyor?

Bu durum, mağaza için normal olabilir ama bir belediye başkanı için hoş değildir. Umarım belediyenin basın birimi ve başkanın sosyal medya hesaplarını yöneten ekip durumdan ve yazımdan başkanı haberdar etmiştir! Kimsenin bir belediye başkanını reklam yüzü olarak kullanmaya hakkı yoktur, çünkü başkan kendi isminden ibaret değildir, ardında bir şehir halkı vardır ki o yüzden başkandır. Haksız mıyım?

Mahzuni Şerif ve öldürülen kadın!

Pazar günü Çorum Âşık Mahzuni Şerif Parkı’nda bir kadın öldürüldü. İsmi Gülcan’dı, 20 yaşındaydı ve Kastamonu’da yaşıyordu. Eşi Selim’den ayrı yaşıyordu ve kocası konuşmak için Çorum’a çağırmıştı. Konuşma tartışmaya döndü ve adam silahını kadının üzerine ateşledi. Talihsiz kadın oracıkta can verdiğinde ardında 20 senelik ömür ve yanlış bir sevdanın bedelini bırakmıştı.

Gülcan’ı öldüren koca yakalandığında muhabirler “pişman mısınız?” diye sordu mu bilmiyorum ama karısıyla buluştukları parkın adına dikkat etmiş miydi bu adam? sorusu bende merak uyandırdı. Çok kıymetli bir âşığımızın, ozanımızın ismini taşıyan bir parkta böylesi bir cinayet! Ya bu Selim isimli koca, Mahzuni dinlemiş miydi hiç? Mesela “Kanlım Olursun”u?

“Niye benim gamlı gönlüm

Her gün her gün kırarsın bak, kırarsın canım

Kırdığın bir şey değildir

Ateş ile sararsın bak, sararsın gülüm!”

Bir Mahsuni türküsü dinleyip sözlerine kulak verseydi böyle olurdu muydu acaba? Ve devam ediyordu Mahsuni, türküsüne:

“Mahzuni’yi harap etme

Yad ellere uymadan bak, uymadan canım

Sen nasıl kıyarsın bana?

Allah bile kıymadan bak, kıymadan gülüm!”

Yineliyordu sonra da “kanlım olursun, katil olursun!” diye ve bitirirken “dost, güzel dost” diyordu Mahsuni. Sanki “hiç ellerin taşı bana değmez, ille dostun gülü yaralar beni.” diyen Pir Sultan Abdal’ı hatırlatmak istiyordu bize üstat.

Bu koca Selim, hiç Mahsuni dinledi mi diye şüpheye düşmüyorum artık, hayır, dinlememiştir ama öldürdüğü karısı Gülcan mutlaka bir yerde Mahsuni türküsü dinlemiştir ve demiştir sevdiğine “kanlım olursun” diye!

Ülkemin tüm belediyelerine sesleniyorum! Sokaklarınıza, parklarınıza kıymetli sanatçılarımızın ismini vermeden önce düşünün bir, orada yaşayan insanlarınız o isimlerden ve sanatlarından haberdar mı? diye. Değillerse siz nasiplendirin ve sonra sokaklarınıza, parklarınıza güzel sanat sahibi insanlarımızın adını verin ki biz de böylesi haberlerle kederlenmeyelim, olmaz mı?

Yazarın Diğer Yazıları