Şevket ÖZSOY

Ya Nebî (sav)

Şevket ÖZSOY

  • 2749

Biz seni bu çağda duyduk ya Nebî
Her ne getirmişsen uyduk ya Nebî
Seni göremeden sevenlerdeniz
Sözlerine iman edenlerdeniz
Bizi de kendine ümmet kabûl et
"Kardeşim"* dediğin ihvanlardan et

Mürekkep olsa da gül kokan terin
Kalbime ismini yazsa Efendim
Sanki gül bahçesi mübarek tenin
Cânânımsın benim cânı neylerim

Sana bu çağlardan selâm ey Nebî
Salât, selâm ne güzel kelâm ey Nebî
Kalem ağlar, kağıt yanar yazarken seni
Essalâtü vesselâm aleyke ya Habîbî
***

Ya Rasûlallah lûtfedin, elinizi öpelim
O mübarek elle Siz'e, biât edelim...

O el ki elsizlere imdâd eylemiş
Yetimleri okşamış, tesellî vermiş
Lâl olan dillerini dile getirmiş
Göremeyen gözleri nura garketmiş

O elde taş zikr'eder; zikirhane Sübhanî
Topraklar gülle olur; cephâne-i Rabbânî
Yaralıya, hastaya; eczâhâne Rahmânî
Dâim ona güç verir, ol kudret-i İlâhî

Celâl ile kalktığında, ayı ikiye böler
Cemal ile geri döner, kevser gibi su döker
On parmağında on musluk, sanki rahmet çeşmesi
Dua için açtığında, bulutlardan su iner

Dilsiz taşlar dile gelir, ol Server'in elinde
Ağaçlar meyveye durur, günü gelmeden önce
Dağlar, taşlar selâm verir, önlerinden geçince
Kuru kütük için için, ağlar ayrı düşünce

Hani ya bir zamanlar, Ahmet Rufâî (ks)
Ziyarete gelmişti, kutlu Nebî'yi
Öpmek isteyince de, nurlu elini
Lûtfedip de kabrinden, uzattı Nebî

Yed-i Emîn'dir o el, biz de tutalım
Biât edip o ele, eman bulalım
Parmağından akanı, içip kanalım
Ol mübarek eli biz, bırakmayalım

Ya Nebî o dehşetli, mahşer gününde
Şefâat et ne olur, bu mücrime de!
Buluşalım Sen'inle, Havz-ı Kevser'de
İkrâm eyle Kevser'den, lûtfet bize de

Binler salât ü selâm, ey kutlu Nebî Siz'e
Salât ü selâm olsun, hem Ehl-i Beyt'inize
Salât selâm Efendim, sâdık Sahâbeniz'e
Salât ü selâm olsun, mübarek neslinize
Essalât ü vesselâm cümle ümmetinize

(Allahümme salli alâ Seyyidinâ Muhammedin ve alâ âli Seyyidinâ Muhammed)

Yazarın Diğer Yazıları