'Acı üstüne acı yaşandı'

Kastamonu Gazeteciler Cemiyeti (KGC) Başkanı ve Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu (TGK) Yönetim Kurulu Üyesi Erkan Yılmaz, sel felaketinin ardından gelen şehit haberiyle yüreklerin bir kez daha dağlandığını, acı üstüne acı yaşandığını söyledi.

Başkan Yılmaz, yazılı açıklama yaptı.

Yaşanan sel felaketine dikkat çeken Yılmaz; "Bu tür zamanlar beraberliğin ve dayanışmanın en fazla olması gereken zamanlardır. Unutmayalım henüz su ve toprak altında onlarca canımız var. Sel felaketinde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, ailelerine başsağlığı, yaralılara acil şifalar diliyorum" dedi.

"Umut ederim ki bu afetten dersler çıkartırız"

"Çok zor ve tarifi imkansız günlerden geçiyoruz. Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en büyük sel felaketini Kastamonu olarak yaşadık. Öncelikle sel felaketinde yaşamını yitirenlere Allah’tan rahmet, ailelerine, yakınlarına sabır ve başsağlığı diliyorum. Elbette üzerine çok şey söylenir, çok farklı değerlendirmeler de yapılır ancak şu anda halen suyun altında, toprağın altında canlarımız olduğunu unutmayalım. Bozkurt ilçemizi ziyaret ettik. Gözlemlerimiz; evet gerçekten de Türkiye Bozkurt’a akmış durumda. İş makineleri, aşevleri, yardım kuruluşları, askerlerimiz, polislerimiz herkes Bozkurt ve diğer selden etkilenen ilçelerimizde. Allah hepsinden razı olsun. Bu zor günümüzde yanımızda olan herkese Kastamonu halkı adına teşekkür ediyorum. Her afet şüphesiz bize bir şeyler öğretir. Ve her afetten de çıkartacağımız dersler olmalıdır. Umut ederim ki bu afetten tüm Türkiye bir ders çıkartır ve bir daha böyle acılar yaşamayız."

"El ele verelim, bu iki adımı atalım"

Yılmaz sözlerini şöyle sürdürdü: “Bölge acilen yeniden ele alınmalıdır. Yıkılanların yerine aynı yere yenileri yapılmamalıdır. Bu büyük önem taşıyor. Dere yatağına bina yapmanın, fay hattına bina yapmakla aynı olduğuna inanıyoruz. Bütün bunlardan çıkan tek bir sonuç var; felaketin sorumlusu dere yataklarına yapılan binalardır. Yaralar sarılır sarılmaz bu konuda çok radikal adımlar atılması gerekiyor. İlgili bakanlıklar ve yerel yönetimler el ele vermeli, şu iki adımı atmalıdır:

1. Bu zamana kadar dere yataklarına yapılmış tüm yapılaşmalara acilen neşter atılmalı ve bir dönüşüm programı hayata geçirilmelidir.

2. Bundan sonra dere yataklarına yönelik yapılaşmaya karşı ödünsüz bir tutum alınmalı ve gerekirse yeni yasal düzenlemeler yapılmalıdır.

Afet bölgesinin yaraları sarılır sarılmaz ilk görevimiz bunlar olmalıdır.”

"Meslektaşlarıma teşekkür ediyorum"

Yılmaz, sel felaketinin yaşandığı bölgelerde ilk günden itibaren sahada bulunan ve olup biteni kamuoyuna duyurmak adına çabalayan gazetecilere de teşekkür etti.

Yılmaz; “Birçok arkadaşımız, bölgedeki diğer kurtarma ekipleri gibi yaklaşık bir haftadır uykusuz, psikolojileri olumsuz yönde etkilenmiş ve hatta sağlık sorunları dahi yaşar hale gelmişlerdir. Buradan tüm meslektaşlarıma üstün çabaları nedeniyle teşekkür ediyorum. Ayrıca sel bölgesinde bulunan meslektaşlarıma da geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. İlk günden itibaren kendileriyle sürekli görüşüyor ve bilgi alıyorum. Öte yandan olayın yaşandığı ilk andan itibaren telefonla arayarak bilgi alan başta Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu (TGK) Genel Başkanı Sayın Nuri Kolaylı, Yönetim Kurulu Üyelerimiz ve Türkiye’nin dört bir yanındaki Gazeteciler Cemiyeti başkanlarımıza da en kalbi teşekkürlerimizi sunuyoruz. Yaralarımızı hep birlikte sarmaya devam edeceğiz” dedi.

"Şehidimizi yüreğimize gömdük"

Yılmaz, Pençe-Şimşek operasyonu bölgesi bir üs bölgesinde bölücü terör örgütü mensupları ile girilen çatışma sonucu şehit olan Piyade Sözleşmeli Er Muhammed Öztürk için de başsağlığı diledi.

Erkan Yılmaz: “Kahraman şehidimize şahsım ve meslektaşlarım adına Allah'tan rahmet; kederli ailesine ve milletimize başsağlığı ve sabır dilerim” dedi.