Cumhurbaşkanı Gül: Elimizdeki en büyük kıymet siyasi istikrardır

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Türkiye'nin gerçekleştirdiği siyasi, ekonomik, hukuk alanındaki reformlarla içerden ve dışarıdan gelen şoklara karşı kendisini koruyacak bir ülke konumuna geldiğini söyledi. Gül, Türkiye'nin elindeki en…

  • 347
Cumhurbaşkanı Gül: Elimizdeki en büyük kıymet siyasi istikrardır
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Türkiye’nin gerçekleştirdiği siyasi, ekonomik, hukuk alanındaki reformlarla içerden ve dışarıdan gelen şoklara karşı kendisini koruyacak bir ülke konumuna geldiğini söyledi. Gül, Türkiye’nin elindeki en büyük kıymetin siyasi istikrar olduğunu belirtti.

Uluslararası Endüstri Mühendisleri Enstitüsü tarafından İstanbul’da düzenlenen ‘Yöneylem Araştırmaları ve Endüstri Mühendisliği 33. Ulusal Kongresi’nin açılışı Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün de katıldığı programla yapıldı. Açılışa Gül’ün yanı sıra Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Abdullah Gül Üniversitesi Rektörü İhsan Sabuncuoğlu ile 39 ülkeden davetliler katıldı. Grand Cevahir Hotel’de 3 gün boyunca devam edecek kongrede 39 ülkeden gelen davetliler 500 sunum ve tebliğ yapılacak. Konferansın sonunda 3 kitap hazırlanacak.

Açılışta konuşan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, kongrenin ABD dışında ilk kez İstanbul’da yapılıyor olmasını çok önemli bulduğunu ifade etti. Endüstri mühendisliğinin giderek daha önem kazandığını belirten Gül, dünyanın değiştiğini ve eski dünya olmadığını söyledi. Dünyanın gelişim hızına ayak uydurmak gerektiğini vurgulayan Abdullah Gül, hızlı düşünme ve uygulamanın hayati önem taşıdığını dile getirdi. Gül, yeni örgütlenme biçimlerini akademik ortamda tartışıyor olmanın herkes için çok önemli olduğunu belirtti.

Türkiye’de son on yılda yakalanan siyasi istikrarla çok büyük hamleler yapıldığının altını çizen Cumhurbaşkanı Gül, “Bu hamleler hem ekonomide hem siyasette hem hayatın bütün alanlarında gerçekleşti. Ben bunların hepsini reformlar diye size özetleyebilirim. Türkiye’de siyasi reformlar, ekonomik reformlar hepsi el ele adeta ilerleyerek bugünkü Türkiye’yi ortaya çıkardı. Türkiye’nin cazibesini eminim ki sizler de takip ediyorsunuz. Gerçekleştirdiğimiz çok köklü reformlarla siyasi, ekonomik, hukuk alanında gerçekleştirdiğimiz çok köklü reformlarla Türkiye’ye içerden ve dışarıdan gelen o şoklara karşı kendisini çok koruyacak bir ülke konumuna geldi ki bunların test edildiğini de görüyoruz. İçerdeki zaman zaman karşılaştığımız çalkantılar Türk ekonomisine hiçbir şekilde zarar vermedi. Çok daha global planda büyük şekilde gelen dalgalar, hep beraber şahit olduğumuz dünya finans krizleri bütün bunlar da Türk ekonomisine etki yapmadılar. Türk ekonomisinin büyük sarsıntı geçirmesine neden olmadı. Bütün bunların sebebi, son on yıl içerisinde Türkiye’de gerçekleştirdiğimiz çok köklü siyasi, ekonomik reformlardır.” şeklinde konuştu.

“Türkiye’nin önündeki ajandası bu reform sürecini güçlü bir şekilde devam ettirmek olacaktır.” diyen Gül. “Şu bir gerçektir ki, Türkiye Avrupa Birliği (AB) ile müzakerelere başlarken bir taraftan siyasi kriterler olan Kopenhag siyasi kriterlerini yerine getirirken diğer taraftan işleyen piyasa ekonomisinin ekonomik alt yapısını yerine getirmiştir. Bütün bunlar işte Türkiye’nin başarısının altındaki çok önemli dinamiklerdir. Önümüzde daha yapacağımız çok iş var.” ifadelerini kullandı.

Son on yılda Türkiye’nin 5 katı büyüdüğünün altını çizen Abdullah Gül, “Kendimizi hala gelişmiş, demokratik, kalkınmış ülkelerle mukayese ettiğimiz de Türkiye’nin hala yol alması gerektiğini çok açık bir şekilde görüyoruz. Onun için Türkiye bu köklü reform süreçlerini devam ettirecektir. Elimizdeki en büyük kıymet elbette ki siyasi istikrardır. Siyasi istikrarın olması ve güçlü bir parlamentonun olması doğru yasaların çıkartılması, doğru ekonomik politikaların uygulanması için şüphesiz ki en büyük avantajdır. Bugün AB ülkelerindeki krizlerin altındaki esas sebebin karar alamama olduğunu hepimiz biliyoruz. Doğru politikanın ne olduğunu bilen en küçük ülkede bile çok sayıda uzman vardır. Önemli olan doğru kararların, doğru politikaların uygulanma kararlılığını gösterebilecek güçlü yönetimlerin olmamasıdır. Bu bakımdan da Türkiye çok büyük avantajlıdır. Hedefimiz Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun yüzüncü yılına geldiğimizde Türkiye’yi yüksek gelirli ülkeler sınıfına taşımaktır. Türkiye’nin siyasi, ve ekonomik ve hayatın diğer alanlarındaki değişimleri güçlü bir şekilde devam ettirilmesi gerektiğine inanıyoruz. Bütün bunları yaparken Türkiye’nin mevcut potansiyeli, mevcut gücü, muhakkak ki cazibesi Türkiye’yiy çok daha yukarılara taşıyacaktır. Bütün bunları yaparken çok makro bir bakışı muhafaza etmemiz gerekir.” dedi.

Açılış konuşmalarının ardından Uluslararası Endüstri Mühendisleri Enstitüsü tarafından Cumhurbaşkanın Abdullah Gül ile Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’a ‘Hayat Boyu Endüstri Mühendisliği’ belgesi verildi.