Kızlarını, torunlarını ve 6 kişilik aileyi selden kurtardı

Bozkurt'ta meydana gelen sel felaketinden, farklı mahallelerde bulunan iki kızını, iki torununu ve 6 kişilik bir aileyi kurtardı.

  • 4377
Kızlarını, torunlarını ve 6 kişilik aileyi selden kurtardı

Kastamonu’nun Bozkurt ilçesinde meydana gelen sel felaketinden, farklı mahallelerde bulunan iki kızını, iki torununu ve 6 kişilik bir aileyi kurtaran Salim Topçu, "Ben de nasıl gittiğimi bilmiyorum. Sanki asfalttan yürür gibi gittim" dedi.

Kastamonu’da çarşamba günü etkili olan şiddetli yağış, Bozkurt, Azdavay, Pınarbaşı, Küre, İnebolu, Cide ve Abana ilçelerinde sele sebep oldu. Selin etkisiyle cadde ve sokaklar göle döndü, ev ve iş yerlerini su bastı, çok sayıda araç ise sele kapıldı. Sel bölgelerinde arama ve kurtarma ekipleri ile güvenlik güçlerinin canla başla mücadelesi sürüyor.

Bozkurt ilçesinde yaşayan Salim Topçu da (55) sel felaketini, kardeşinin telefonla aramasıyla öğrendi. Hemen kamyonuna binerek dışarıya çıkan Topçu, farklı mahallelerde bulunan iki kızını ve torunlarını selden kurtardı. 6 kişilik bir ailenin de mahsur kaldığını gören Topçu, onları da evden çıkararak, güvenli bölgeye götürdü.

"Amcam sele kapıldı"

Selin, çarşamba günü öğleden sonra meydana geldiğini söyleyen Topçu, "Yemek yedim, evde dinleniyordum. Telefon geldi. Kardeşim aradı, ‘ağabey köyden çık, büyük sel geliyormuş amcamı sel almış’ dedi. Ben de çok panik oldum. Evden çıktım kamyona bindim. O sırada markette çalışan kızım aklıma geldi. ‘Kızım aracı güvenli yere al, büyük sel geliyormuş. Kızım orayı terk edin’ dedim. Bozkurt’un girişine çıktım. Kızım da oraya geldi. Onunla 200 metre falan gittik. Kamyonu park ettim. Kızıma da ‘markette kimse var mıydı?’ dedim. ‘Gizem benimle gelmedi’ dedi. Kızım telefonla aradı fakat Gizem’e ulaşamadık" dedi.

"Asfaltta yürür gibi gittim"

Selin birden bastırdığını anlatan Topçu, şu ifadeleri kullandı:

"Diğer kızım Sibel, 2 çocuğu ile birlikte evindeydi. O evinde olduğu için güvendim. Gizem’e de ulaşamadık, çarşı içine de giremedik. Sibel’i de aradım ama ulaşamadım sonra telefon çekti ve kızım bana, ‘baba su bastı gidiyoruz’ dedi. Elif’e de, ‘kızım, ablanı kurtarmaya gidiyorum’ dedim. Sibel’in yaşadığı mahalleye geldim. Halat buldum belime bağlayıp yüzerek geçecektim. O sırada yeğenim geldi. Yeğenim operatör. O sırada belediyenin kepçesi vardı, anahtarı da üstündeydi. Yeğenim kepçeyi çalıştırdı yolları açtı ama su dev kepçenin yarısına kadar geldi. Yeğenim beni kepçeyle kızımın yaşadığı binanın önüne kadar götürdü. Belimde de ip bağlıydı. Balkonun kenarına kadar geldim. Kızıma da balkon kapısını açtı. Asfaltta yürür gibi gittim."

"Çocuklarımı kurtardım ama Gizem kızımızı kurtaramadık"

Kızının korku dolu anlar yaşadığını ifade eden Salim Topçu, "Kızımın balkonunun kapısına geldiğimde ayağım boşa çıktı ben de kızımın elini tuttum ama aşağıya sarktım. Kızım da korkuyla, ‘baba gidiyoruz’ dedi. ‘Korkma kızım’ dedim ve balkon kenarından içeriye girdim. Kapıyı kırdım, kızımı ve torunlarımı en üst katta yaşayan arkadaşımın kızının evine çıkardım. Daha sonra 1. katta yaşayan 6 kişilik ailenin mahsur kaldığını gördüm. Çelik kapıyı kırıp onları da evden çıkardım ve üst katta yaşayan komşuya götürdüm. Komşu evinde sabahladık. Ekipler geldi, buradan çıktık. Gece kabus yaşadık. Sevinemedim. Çocuklarımı kurtardım ama Gizem kızımızı kurtaramadık" diye konuştu.

Su çekildikten sonra evden çıktıklarını söyleyen Topçu, "Bu anlatılmaz, yaşanır. Benim Sibel’in evine gidiş şeklini görenler olmuş. ‘Ağabey, nasıl gittin?’ diyorlar. Ben de nasıl gittiğimi bilmiyorum. Sanki asfalttan gider gibi gittim. Rabbim nasip etti" dedi.