'Sen imam mısın, müteahhit misin?'

Saadet Partisi Kastamonu İl Başkanı Yalçın, İrfan Bakır'a seslenerek, 'Sen imam mısın, müteahhit misin yoksa sendikacı mısın? Kastamonu'da başka siyasi parti yok mu?' dedi.

  • 1567
'Sen imam mısın, müteahhit misin?'

Saadet Partisi Kastamonu İl Başkanı Kadir Yalçın, basın açıklamasında bulundu.

Yalçın, "Geçtiğimiz günlerde TBMM'de tüm siyasi partilerin aynı bildiriye imza atıp İsrail zulmünü TBMM olarak dile getirmeleri bizleri memnun etmiştir." dedi.

Türkiye'deki tüm renkler için çok anlamlı bir tavır olduğunu belirten Yalçın, "Farklı düşüncelerdeki insanların ortak bir acıyı paylaşabildiğini ve ortak değerlerinin olduğunu gösteren bir haykırıştır. Ülkenin genelinin tezahürü bu şekildedir. Ama ne yazık ki yerel olarak değerlendirdiğimizde Kastamonu’da bunu görmeyen, görmek istemeyen ve bu ortak tavırdan rahatsız olan birileri olmuş ki, Kastamonu’da Cuma akşamı yapılanın adının ne olduğu, ta ki meydandaki konuşmaya kadar organizeyi kimin yaptığı belli olmayan, plansız, programsız olan ve niyetin ne olduğu tam olarak anlaşılamayan bir yürüyüş yapıldı." diye konuştu.

"Yürüyüşten haberimiz olmadı"

Yalçın, "Öncelikle benim ve teşkilatımın bu yürüyüşten haberimiz yoktu. Biz parti olarak gerekeni yaptık. Ama teşkilat olarak özellikle iki haftadır bekliyoruz ki Kastamonu bu zulme bir tavır koyabilecek mi? Ben hasbelkader Kışla Parkından geçerken oradaki güvenlik güçleri dikkatimi çekti. Ne olduğunu sorduğumda Filistin için yürüyüş olduğu söylendi. Bizimde samimi düşüncelerimizde eylemlerimizde hep Filistin’den yana olduğu için kimin organize ettiğini sormadan hazirunla beraber meydana kadar yürüdüm. Orada AK Parti ve MHP il başkanı olmak üzere iki mevkidaşım ve onların kadroları vardı. Önce onların organize ettiğini düşündüm. Lakin iki mevkidaşım konuşmayıp da konuşmacının müteahhit İrfan Bakır olduğunu görünce, bu dağınık, cılız ve plansız toplantıyı onun ve Memur-Sen’in yaptığını anladım. Bu iki il başkanının tesadüfen değil, özel davetli olduğu bellidir. Ben öncelikle müteahhit İrfan’a sormak istiyorum. Sen imam mısın, müteahhit misin yoksa sendikacı mısın? Kastamonu’da bunlardan başka siyasi parti yok mu? Senin düşüncenden başka STK yok mu? Hangi hakla ve yetkiyle bu ayrımı yaptın?" ifadelerini kullandı.

"Yürüyüşe katılan müteahhit İrfan'ın emir eri değildir"

Saadet Partisi İl Başkanı Kadir Yalçın, "Müteahhit İrfan’ın şunu öğrenmesi gerekir. Kastamonu kendisinden ve çarpık zihniyetinden ibaret değildir. Filistin meselesi müteahhit İrfan’ın menfaati için insanların can verdiği bir gösteri değildir. O yürüyüşe katılanlarda müteahhit İrfan’ın emir eri değildir. Benim gibi bilmeden o cılız yürüyüşe katılmış olanların iyi niyetini, samimi duygularını kimsenin istismar etmeye hakkı yoktur. Müteahhit İrfan’a buradan sesleniyorum. Milli iradenin tecellisi olan TBMM’deki bildiriye nasıl ki tüm partiler tarafından imza atılmışsa, Kastamonu’da bu yürüyüş için tüm siyasi partileri haberdar ve davet etmen gerekirdi. Kastamonu’daki hangi düşünceden olursa olsun tüm STK'ları bu programa davet mecburiyeti vardı. Çünkü Gazze’de bir insanlık dramı yaşanıyor. Hepimizin ortak değeri zarar görüyor. Bu iş samimi bir niyetle yapılsaydı, siyasetinden STK'sına kadar her kesime ve ferde ulaşılsaydı belki oraya gelip edeceği duayla savaşın kaderini bir kişi değiştirecekti. Kalpleri en iyi Allah bilir. Sen, duyduğu zaman oraya gelmek isteyecek olan ve senin bu ayrımcı tavrından dolayı oraya gelmesine mani olduğun her bir kişinin gelmesine engel olarak, herkesi davet etmeyerek vebal senin üzerindedir. Bu yaptığınız Kastamonu’nun eylemi değildir. Kastamonu’nun eylemi olsaydı bütün siyasi partiler ve STK'lar orada temsil edilirdi. Kaldı ki Kastamonu tüm farklı düşünceleri bir araya getiren organizasyonlarda gördü. Bu yürüyüş Filistin için değildi, senin bir yerlere atlama yürüyüşündü?" ifadelerini kullandı.

Saadet Partisi Kastamonu İl Başkanı Kadir Yalçın şöyle devam etti:

"Sayın Vali de bu organizasyondan haberdardır diye düşünüyorum. Ama her kesimin temsil edilmeyeceği öngörüsüyle hareket edip katılmayarak devletin duruşunu göstermiştir. Çünkü aksi olsaydı ve inansaydı katılım sağlardı diye düşünüyorum. Onun için bu yürüyüş her zaman ifade ettiğimiz liyakat, samimiyet konusunun her yerde önemli olduğunu bir kez daha göstermiştir."