Ramazan Ayında Doğru Beslenme

Antalya'nın Kaş ilçesi Devlet Hastanesi Diyetisyeni Duygu Topal, Ramazan ayında öğün sayısının azaldığını ve sadece iki öğünden oluşan bir beslenme uygulandığını belirtti.

  • 715
Ramazan Ayında Doğru Beslenme
TAKİP ET Google News ile Takip Et

(İHA) - Antalya’nın Kaş ilçesi Devlet Hastanesi Diyetisyeni Duygu Topal, Ramazan ayında öğün sayısının azaldığını ve sadece iki öğünden oluşan bir beslenme uygulandığını belirterek, “Bunun sonucunda metabolizma yavaşlamakta, kilo alımı ile karşı karşıya kalınmaktadır” dedi.
Orucun metabolizmada bazı değişikliklere sebep olduğunu belirten Kaş Devlet Hastanesi Diyetisyeni Duygu Topal, “Bunlardan bazıları uzun süreli açlık sonucu metabolizma daha az enerji harcamaya başlar. Vücut hareketleri yavaşlar ve bazal metabolizma hızı düşer. Eğer oruç döneminde beslenme düzenine dikkat edilmez ise fazla kilo alınır ve vücut yağ oranında artış meydana gelir. Bu yüzden Ramazan ayında doğru ve uygun bir beslenme için, öğün sayısını arttırın, öğünler sahur, iftar ve 1 ara öğün şeklinde organize edilmeli” dedi.
"TOK TUTAN YİYECEKLER TERCİH EDİLMELİ"
Ramazan ayında tok tutan, kan şekerini ani yükseltmeyen yiyeceklerin seçilmesi gerektiğini vurgulayan Diyetisyeni Duygu Topal, şunları söyledi:
“Örneğin beyaz ekmek yerine kepek ya da bol tahıllı ekmek yenilmeli, pirinç pilavı yerine bulgur pilavı tercih edilmeli. İftarda mutlaka protein içeren yiyeceklere yer verilmeli. Et, tavuk veya balık yenilmelidir. Yemekleri hızlı değil yavaş ve iyi çiğneyerek tüketin ve yemek aralarında su için. Uzun bir açlık sonrası, iftara mümkünse çok sıcak olmayan 1 kase çorba ile başlayın; çorbadan sonra 20 dakika yemeğe ara verin, ardından ana yemeğe devam edin. Ana yemekte et, tavuk, balık veya kuru baklagil mutlaka yer almalıdır. Çünkü protein içeren yiyecekler sizi tok tutup, kan şekerinizi iyi bir şekilde dengeleyecek, aşırı karbonhidrat içeren yiyecekleri yemenizi engelleyecektir. Menüde sebze, yoğurt ve salatada yer almalı ve bütün bu yiyeceklerden az miktarda yenilmelidir.”
"PİŞİRME TEKNİĞİ ÖNEMLİ"
Pişirme tekniğinin de son derece önemli olduğuna dikkat çeken Topal, “Yiyeceklerin daha hafif ve sağlıklı olması için kızartma ve kavurma yerine; haşlama, ızgara, buğulama veya fırında pişirme yöntemleri seçilmelidir. İftardan sonra egzersiz önemli; İftardan sonra yapacağınız 30 dakikalık bir yürüyüş sizi hem iyi hissettirecek hem de metabolizmanızın iyi çalışmasını sağlayacaktır. Aşırı şerbetli, yağlı tatlılar yerine, yemekten 1,5 saat sonra yenilmek koşulu ile sütlü tatlıları veya karışık meyve tabağını tercih edin. Kabızlık probleminizi önleyin. Kabızlığı önlemek için lif oranı yüksek gıdalara yönelin. Öğünlerde bol salata yiyin, salatanızın içine 1 çorba kaşığı keten tohumu atın, meyvelerden kayısı, incir, kiraz, kavunu tercih edin. İftarda kuru baklagilleri ve sebze yemeklerini yemeye özen gösterin ve mutlaka yoğurt tüketin” şeklinde konuştu.
"SAHUR EN ÖNEMLİ ÖĞÜN"
Sahura kalkmadan oruç tutulmaması gerektiğini de sözlerine ekleyen Topal, “Oruç tutarken en önemli öğünün sahur olduğu unutulmamalıdır. Sahur öğününde seçilecek besinlerin içeriği çok önemlidir. Çünkü sizi bütün gün ayakta tutacak iş performansınızı etkileyecek en önemli öğündür. Sahurda ağır bir menü seçmekte; çok hafif bir menü seçmekte sizi rahatsız eder. Sahurda 1,5 litre su içilmesi şarttır. Bu su ile birlikte menünüzde peynir, bol tahıllı ekmek (2-3 dilim), zeytin, 1 tatlı kaşığı bal veya reçel,1 bardak süt,1 yumurta, 3 adet kuru kayısı,5 adet ceviz yer alabilir. Böylece sahur yemeğinizi en ideal şekilde geçirebilirsiniz” ifadelerini kullandı.