8 Mart dünya kadınlar gününde kadınlara yapılan iki vahşet kanımızı dondurdu. Bundan alınacak çok dersler var.
Dersler olduğu kadar herkes ama herkes üzerine düşeni yapmak zorundadır. Her an herkesin maruz kalacağı tehlikeden bahsediyorum!
İzmir/Konak’da bir parkta anne ile kızı İleyda, bankta oturmaktalar. Nereden ve nasıl geldiği belli olmayan insan suretindeki bir 'maganda' anne ve kızını rastgele bıçaklıyor!
Kızı 20 yaşındaki İlayda hayatını kaybederken, annenin durumu da ağır yaralı ve yaşamı kritik!
Katil denen maganda, bir hastanede memur olarak çalıştığı açıklaması var. İlk ifadesinde sanki suçunu hafifletecekmiş gibi 'sarhoştum' demiş.
Muhtemelen, sarhoştan ziyade uyuşturucu kullanan kişi. Halüsinasyona girmiş, gerçekleri değil hayalleri yaşayarak böyle bir acı olayı yapıyor. Mahkemede de 'Hatırlamıyorum' diyecek!
Hiçbir günahı, kusuru olmayan iki insan böyle adilerin, insan suretindeki mahlukların insafına terk edilecek! Can güvenliğimiz devlete emanet ama sağlanamıyor!
Bu şekilde annesini öldüren, yakınlarını öldüren, yaralayan üzücü olayları ara sıra haberlerde görüyor ve duyuyoruz! Ne yazık ki; sıradan bir olaymış gibi kimse 'benim payıma ne düşer' diye asla aklına getirmiyor! Ta ki; tanıdığının veya bir yakının başına gelince kadar umursamıyor!
Yakın zamanda Kastamonu’da bir apartmanda rastgele ateş açan ve komşusunun hayatını kaybetmesine neden olan olayın faili için de, uyuşturucu kullandığı söylentisini duydum. Bilmem ne kadar doğru, yargı ortaya çıkarır ama masum bir kişinin hayata veda etmesini asla ve kat’a mazur göremeyiz!
Uyuşturucu konusunda birkaç yazımda bahsettim ama giderek artış göstermesi, Türkiye paralelinde artması hepimiz için toplumsal bir sorundur ve ülkenin geleceğini karartmaya neden olmaktadır.
Emniyetimizin başarılı çalışmaları yeterli olamıyor, biraz da ana babalar ve herkes üzerine düşeni yaparak evlatları bu çukurdan kurtarmalıyız.
Bu menfur olay beni ziyadesiyle üzmüştür. 'Ateş düştüğü yeri yakar' diyerek kayıtsız kalmayalım. Bu illeti kullandıran ve kullananları biliyorsanız, şüpheleniyorsanız emniyet teşkilatına bildirmekten geri durmayalım.
Yazık oluyor gençlerimize, gençliğimize.
