Selahattin DEMİREL

MHP İl Başkanı'ndan cevap ve şehri çiçeklendirmek!

Selahattin DEMİREL

  • 296

Önceki yazımda MHP ve CHP il başkanları arasında yaşanan karşılıklı basın açıklamalarına değinmiş, bir öneri ve çağrıda bulunmuştum.

MHP İl Başkanı’nın, 24 Haziran seçimleri sürecinde HDP’nin milletvekili adaylarıyla Kastamonu CHP Teşkilatı’nın görüştüğü iddiası dolayısıyla şehrimizdeki tüm siyasi partilerin, sendika ve sivil toplum kuruluşlarının başkanlarına Diyarbakır’da HDP önünde evlat nöbeti tutan aileleri ziyaret etmelerini önermiştim.

Bu vesileyle de ülkemizdeki gerilim siyasetini şehrimize taşımayarak parti ya da başkanlar için değil, ülke insanı için gayret edilmesi çağrısında bulunmuştum.

* * *

Yazımdan sonra MHP İl Başkanı Yüksel Aydın’dan telefon aldım. CHP İl Başkanı Hikmet Erbilgin, sosyal medya hesabında İdlib şehidimiz Piyade Er Halil Çankaya’nın cenaze töreninde Kılıçdaroğlu’yla tokalaşmayan Bahçeli’yi eleştiren bir yorumda bulunmuştu.

Yüksel Aydın da Hikmet Erbilgin hakkındaki açıklamalarını Erbilgin’in Bahçeli’yle ilgili bu sosyal medya paylaşımı dolayısıyla yaptığını vurguladı telefonda.

Yazımda şehrimizin sorunları üzerine gayret edilmesi gerektiğine değinmem üzerine de “Her fırsatta Kastamonu’nun sorunlarını gündeme getirdiğini” hatırlattı Aydın.

Diyarbakır’da HDP önünde evlat nöbeti tutan aileleri ziyaret önerim hakkında genel başkanlarının bilgisi ve izni dışında bir girişimde bulunmalarının mümkün olmadığını belirtti.

MHP İl Başkanı bunu açık sözle ifade ederken biliyorum ki diğer partiler için de aynı durum geçerlidir. Ülkemiz şartlarında çok uçuk bir öneride bulunduğumu kabul ediyorum ama partilerdeki lider hegemonyası aşılmadan ülkemizde tam bir demokrasinin işlemeyeceğini de görüyorum.

Liderler arasındaki gerilimin şehir siyasetine yansıtılmaması çağrımaysa “Genel Başkan’ımızın ülke siyasetini şehirde temsil etme” yorumunu aldım.

CHP İl Başkanı’nın, kendisi hakkında yaptığı açıklamaları hatırlatmamla MHP İstanbul Teşkilatı’ndaki görevi sırasında FETÖ’nün kaset şantajlarıyla MHP’yi ele geçirmeye çalıştığını ve buna karşı mücadele verdikleri cevabını aldım Aydın’dan.

* * *

MHP İl Başkanı’nın telefonuyla yazımın ses getirdiğini görerek sevindim. Diğer parti, sendika ve sivil toplum örgütlerinin başkanları da konuyla ilgili yorum ve açıklamada bulunduklarında bu köşede yansıtılacağından emin olabilirler.

Geçtiğimiz cuma günkü gazetedeki yazımda TBMM’de meydana gelen arbede vesilesiyle başta Sayın Cumhurbaşkanı olmak üzere meclis içi ve dışındaki siyasi parti liderlerine, vekillere milletçe itidalde olduğumuzu, onları da aramızda görmekten mutluluk duyacağımızı söylemiştim.

Ülkemizdeki gerilim havasının Kastamonu’da da yaşanmasını istemediğimden şehirde ulaşabildiğim kişilere çağrımı yineliyorum:

Siyasi liderlerin arasındaki anlamsız gerilimi şehre ve insana yansıtmayınız. Bu yöntemle şehrimizi çiçeklendirip ülkemiz için de örnek olabiliriz. Denemeye değmez mi?

ŞİLİ’DEN ŞİLE’YE YOL ÜCRETLERİ!”

Ekim ayından bu yana ulaşım zammı protestolarının hükümet karşıtlığına dönüşerek devam ettiği Şili’den bahseden haberlere rastlayınca içimdeki anarşist beni rahat bırakmadı! “Şili’yi birbirine katan bu ulaşım zam oranı ne ola ki?” diye sordu.

Hemen cevaplamalıydım. Zam oranı yüzde 4’tü. İstanbul’daysa “halkçı” başkan, “halkı düşünerek” tam yüzde 35 zam yapmış, birkaç öğrenci dışında ses çıkaran olmamıştı.

Amacım ortalığı karıştırmak ya da “kalkın ey ehli vatan” rezilliğine bir kez daha imza atmak değil!

Sevgili İstanbullular, bir pankart yahut afişle olsun, şu zamlar protesto edilemez miydi Allah aşkına? Bu ne sessizlik? Yoksa “Başkan yaptıysa bir bildiği vardır.” mı diyorsunuz?

Şili’ye dikkat etmediniz de Şile’yi niye görmezden geldiniz peki? Hani şu Üsküdar-Şile arasında sefer yapan kendini bilmez otobüs şoförünün öğrenciden tam ücreti neredeyse zorla almak istemesi olayı…

Neyse ki öğrenci arkadaşımız sonuna kadar direndi ve olayın videoya kaydedilip yetkililerin bildirilmesi sonucunda da otobüs şoförü 200 bilet karşılığı tutarındaki para cezasını yedi!

İstanbul’daki zamlarda Şili’deki hassasiyeti göremedim, bari Şile’yle sevinmeye çalışayım. Ne yapayım başka?

* * *

Abdurrahim Karakoç’tan bir şiirle:

“Serçe kadar yok musun be
Hadi uç uçabilirsen...
Akıl, izan, idrak sende
Kader seç, seçebilirsen...
...
İşe el attı dayılar
Çamura battı sayılar
Köprüyü tuttu ayılar
Yürü geç, geçebilirsen...”

Yazarın Diğer Yazıları