2 Nisan’da pek çok haber sitesinde ve sosyal medyada “Dünyanın İlk Ayrılık Mektubu” başlığıyla bir haber dolaştı. Habere göre Liberty Üniversitesi’ndeki arkeologlar bulmuştu kil tablete yazılı bu mektubu. Mektubu yazansa Babil Kralı Nabonidus’tu. Peki, mektupta ne yazıyordu?
“Çocukluk arkadaşım Nisaba ile görüştüğünün haberi, Yukarı Fırat’tan bana ulaştı. En sevdiğim cariyelerimden biri olduğun için bu ihanetle mahvoldum. Keten şal ve sandaletlerini almak için ayın sonuna kadar vaktin var, yoksa onları ay tanrısının tapınağına bağışlayacağım.”
Bu ve bunun gibi pek çok şaşırtıcı haberin peşine düşüp sağlamasını almaya çalışan bir site var: teyit.org
teyit.org, bu haberi araştırdığında kil tablette yazılanlarda ayrılıktan bahsedilmediğine ve aslında yapılanın 1 Nisan şakası olduğu bilgisine ulaşmış. Bu şakayı da Sputnik, TRT Haber, Cumhuriyet, Ensonhaber ve Onedio gibi siteler gerçek haber olarak yayınlamış, iyi mi!
Peki, gerçekte bu tablette yazan ne idi? Tablet milattan önce 6. yüzyılda yazılmış ve Kral Nabonidus, ay tanrısından, oğlu Belshazzar’ı korumasını istiyor.
Bu önemli bilgiden sonra ayrılığın ne kadar feci bir şey olduğundan ve aşk acısından bahsetmeyeceğim merak etmeyin ama İbrahim Tatlıses’ten “Biz Ne Ayrılıklar Görmüş Adamız” şarkısını sizlere armağan ediyorum!
Seçim Geçim Meselesi
Pazar günü yapılan seçimin sonucunda hem Kastamonu’da hem de pek çok şehirde belediye başkanları ve partiler değişti. İnsanımız ve ülkemiz adına hayırlı olsun. Seçimlere kan bulaşmasaydı sandık başında cinayet işlenmeseydi daha iyi olacaktı! Bu olayların sonunda 6 kişi öldü, 115 kişi yaralandı. 5 yurttaş da kalp krizi geçirerek hayatını kaybetti.
Sonuçların, ülkemizdeki gerilimin ve gerilim siyasetinin bitmesi için hayırlı bir vesile olmasını dilerim. Ülke insanının, belediye başkanları ve muhtarlardan tek beklentisi mazbata törenleri sonrası dürüst, şeffaf bir yönetim içerisinde çalışmaya başlamalarıdır, bu da biline!
Ülkede seçimler yapılırken Suriye’den bir askerimizin şehadet haberini aldık. 21 yaşındaki Mustafa Ergen, teröristlerin havan saldırısında şehit olmuştu. Neydi Mustafa’nın hikâyesi, kim derdine düşüp de araştırmıştı?
Nişanlı olan Mustafa, Aksaraylıydı ve sözleşmeli erlerimizden biriydi. Sosyal medya adresinde paylaştığı fotoğrafına şunları yazmıştı:
“Bir gül konmuş başucuma, yazık değil mi bu genç yaşıma, askerde bir iş gelirse başıma, garip asker yazın mezar taşıma.”
Kaydı düşüldü işte bu ayrılığın da! Allah rahmet eylesin şehidimize, ailesine büyük sabır dilerim.
Söz bitti değil mi? Şiir imdadımıza yetişsin hem de Ahmet Erhan’dan:
“Dünyanın ölümünü gördüm, suyun toprağın
En yakın dostlarımın birer birer
Vakitsiz açan çiçeklerin, vakitli doğan çocukların
Ölümünü gördüm, ama kimse
İnandıramaz beni öldüğüne sevgilerin!
Yaşam ki bir kum saatidir usulca akan
Dolan sevgilerimizdir biz boşaldıkça
Yaşımız biraz da sevgilerimizin akranıdır
Vereceğimiz tek şey budur dünyaya.”
