Mehmet SAYAN

Yakupağa Külliyesi

Mehmet SAYAN

  • 632

“Külliyenin ilk yapımını başlatan Yavuz Sultan Selim’in Hocası Hâlimî Çelebi’dir. Kanunî Sultan Süleyman’ın Hazine Reisi Yakup Ağa, 1547 tarihinde camiyi tamir ettirir, mektep, medrese ve imarethane binalarını ilâve edip vakıf gelirleri tahsis eder.

Şehre hakim bir noktada, 4484 metrekarelik geniş bir alana kurulmuş olan külliyenin, zamanında muhteşem bir kültür ve sosyal hizmet merkezi olduğu anlaşılmaktadır…

Osmanlı’nın en parlak döneminde Yakup Ağa, gerçekten külliyeyi imparatorluğun o günkü ihtişamına yakışır tarzda inşa etmiş ve en küçük ayrıntıyı bile ihmal etmeden müessesenin idari, mali düzenini kesin esaslara bağlayan bir vakfiye düzenlemiştir…

Külliye, 2004 yılında Vakıflar Bölge Müdürü Yavuz Yücebıyık’ın gayretleriyle restorasyon geçirmiş, çok güzel bir görünüme kavuşturulmuştur.
Cami, kesme taştan ve itinalı bir işçilikle yapılmıştır. Taş süsleme unsurları, son cemaat mahallinden itibaren hemen dikkat çekmektedir. Sağ ve sol baştakiler çok köşeli, ortadakiler yuvarlak olmak üzere dört adet sütun üzerinde duran beş kemerli ve üç kubbeli son cemaat mahallinin döşemesi de taştır. Sütun başlıkları baklava dilimi motiflerle süslüdür.

Etrafı silmelerle çerçevelenmiş olan taç kapının söveleri ve basık kemeri renkli mermerden geçme tekniği ile yapılmış olup göz kamaştırıcıdır. Kapının kemeri üzerinde hat sanatının nadide örneklerinden olan kitabe bulunmaktadır.

Külliyenin güneybatı köşesinde yer alan medrese, yerleşim ve görünüm bakımından çok güzel ve estetiktir. Dershanelerin bulunduğu bölümün doğu cephesinde şehre hakim bir konumda genişçe bir sofa bulunmaktadır.” (1)

Yakup Ağa Külliyesi, şehrimizinin sembolü yapılardan biridir.Günümüzde külliyenin işlev kazandırılan bölümlerinde ziyarete gelen insanlara hizmet verilmekte, Kastamonu mutfağından örnekler sunulmakta, çekme helva yapımı izlenebilmekte, Kastamonu el sanatları, baskı işleri insanların beğenisine sunulmaktadır.

Yazımı “YAKUPAĞA’DA BİR     RAMAZAN AKŞAMI” başlıklı şiirimle bitiriyorum:

Bir Ramazan akşamı
Seni seyretmek
Bir başka güzeldir Yakupağa’dan.
Pırıl pırıl ışıklar içinde seni,
Kandiller yanmış minareleri
Eski, ahşap evleri seyretmek
Bir başka güzeldir.
    Atalarımın sihirli elleri
    Dokunmuş her yerine,
    Seyrederken seni,
    Dalar giderim eskilere,
    Kanuni’nin Kilercibaşısı 
    Yakupağa gelir gözlerimin önüne.
    Der ki:
    “Bu caminin kapısı,
    Her zaman sevinçle açılsın.”
    Ve sonra okunan ezanla uyanırım rüyadan.
Bir Ramazan akşamı
Seni seyretmek
Bir başka güzeldir Yakupağa’dan…

--------------------------------------------------------------------

(1) Kastamonu Camileri- Türbeleri ve Diğer Tarihi Eserler / FAZIL ÇİFÇİ
Kastamonu Belediye Başkanlığı Yayını
 

Yazarın Diğer Yazıları