Mehmet SAYAN

Bu gül senin öğretmenim

Mehmet SAYAN

  • 503

Başöğretmen Atatürk, 1923 yılında yaptığı bir konuşmada şunları söylüyordu: “Okullarda öğretme vazifesinin güvenilir ellere teslimi, memleket evlâtlarının o vazifeyi kendine bir meslek, hem bir ülkü sayacak bilgili ve saygıdeğer öğretmenler tarafından yetiştirilmesini temin için öğretmenlik diğer yüksek meslekler gibi tedricen ilerlemeye ve herhalde refah teminine müsait bir meslek haline konulmalıdır… Dünyanın her yerinde öğretmenler, insan topluluğunun en fedakâr ve saygıdeğer unsurlarıdır…”

Atatürk’ün 1923 yılında söylediği bu sözlerin gereğini aradan bunca yıl geçmesine rağmen maalesef gerçekleştiremedik. Millî Eğitim’i yaz boz tahtasına çevirdik. Öğretmenliğin toplumun en saygın mesleği olmasını, öğretmenlerimizin hayat pahalılığı altında ezilen insanlar olmamalarını sağlayamadık. Atanamayan öğretmenler ordusu yarattık. Öğretmenlerin sözleşmeli atanması ve atamaların mülâkatla yapılması gibi yandaşlığın ve kayırmacılığın ön plana çıkabileceği uygulamalar başlatıldı. Çalıştıkları okullarda belirli yıl çalışan idareci ve öğretmenlerin zorunlu tayinleri büyük tepkilere ve kargaşaya sebep oldu. Güneydoğudaki terör mücadelesinde şehit olanların biyografilerine baktığımızda çoğunun öğretmen olarak atanamadığı için polis veya sözleşmeli asker olan evlâtlarımız olduğunu görüyoruz. Hemen hemen her yıl bir Millî Eğitim Bakanı değiştirdik. Her bakan değişikliğinde sistemi de değiştirdik. Doğru dürüst bir şaibesiz sınav dahi yapamaz hale geldik. Atatürk ilke ve inkılâplarından uzaklaşıp Millî Eğitimimizi; dolayısıyla okulları, yurtları, dershaneleri cemaatlere teslim ettik. Devasa bir yapıya ulaşan, her meslek grubunda ve her kademede kendi kadrosunu yetiştiren cemaat, kazandıklarını yeterli görmeyerek sonunda kanlı bir darbe ile devleti de ele geçirmek istedi ve böylece 15 Temmuz darbe teşebbüsü yaşandı. Allah’a şükür ki halkın sağduyusuyla darbe teşebbüsü önlendi…  

Değerli öğretmenler; Bugün 24 Kasım Öğretmenler Günü. Ama Millî Eğitim Bakanlığı bu günün Öğretmenler Günü olduğunu unutmuş veya önemsememiş olmalı ki bu güne TEOG sınavı koymuş. Sizler her türlü olumsuzluğa rağmen çocuklarımızı eğitmek ve yarınlarımızı emanet edeceğimiz yavrularımızı yetiştirmek gibi büyük bir sorumluluğu üstlenmişsiniz. Bu sorumluluğun idraki içinde olduğunuza yürekten inanıyorum. Öğretmenlik mesleği insanı zengin etmez ama öğretmenler yetiştirdikleri öğrencileri sayesinde çok mutlu insanlardır. Hakim, doktor, öğretmen, iş adamı, siyasetçi, bürokrat, esnaf olmuş bir gencin yıllar sonra yanınıza gelip elinizi öpmesi ve: “Ben sizin öğrencinizim.” demesi öğretmeni mutlu eden çok hoş bir duygudur. Bu duygu, dünyanın en büyük zenginliklerinden daha çok haz verir.

Öğretmenler Günü dolayısıyla bütün öğretmenlerimize saygılarımı, sevgilerimi sunuyor ve 24 Kasım Öğretmenler Günlerini kutluyor, bugün hayatta olmayan öğretmenlerimize de Yüce Allah’tan rahmet diliyor ve yazımı “BU GÜL SENİN ÖĞRETMENİM” diyerek bitiriyorum:

Asma yüzünü ne olur

Bu gül senin öğretmenim

Mutlu olmak senin hakkın

Bu gül senin öğretmenim

Seni üzen her ne ise

Keder verir hepimize

Oysa hakkın senin neş’e

Bu gül senin öğretmenim

Pınarbaşı, Daday, Küre

Uzak, yakın her bir yere

Gidersiniz seve seve

Bu gül senin öğretmenim

Taşköprü’de, Hanönü’de

Devrekâni, Araç, Cide

Bayrağımı çek göndere

Bu gül senin öğretmenim

Ilgaz’daki çamlarsın sen

Gökırmak’ta çağlarsın sen

Tosya’daki bağlarsın sen

Bu gül senin öğretmenim

Karanlığa ışık saçtın

Yolumuzu aydınlattın

İyi günler elbet yakın

Bu gül senin öğretmenim

Alper, Aslı, Zeynep, Hasan

Diktiğiniz küçük fidan

Meyve verdi bak kocaman

Bu gül senin öğretmenim

Sınıflarda Ayşe, Ali

Gönüllerde sevgi seli

Öğrettin hep güzel, iyi

Bu gül senin öğretmenim

Öğretmenim geliyoruz

Seni pek çok seviyoruz

Ellerinden öpüyoruz

Bu gül senin öğretmenim

Yazarın Diğer Yazıları